ulan türkiyede ghetto dramatizmini bizimkiler yedi doymadı artık gurbetçiler de göz dikti. nağmeden başka bi halt yok şarkıda, sözlerin hiçbir anlamı yok. o boynundaki altın kolyeyle anlattıkların saçma geliyor bıyıklı çocuk.
ya dostlar, şarkı arabesk esintilere sahip diye niye yeriyosunuz adamı, şarkıyı, onu anlamadım ben. biz arabesk motifler barındıran bir millet değil miyiz, arabesk esintilerin her alanda yer tuttuğu bir kültüre sahip değil miyiz? böyleyiz, kimse inkar etmesin. herkes kendi ülkesinde, kültüründe ne varsa onu sahipleniyor, müziğinde barındırıyor. amerikalı rap sanatçılarında az çok soul / funk dokunuşlar görmemiz kadar normal bir şey. mero da gayet akıp gitmiş. sözleri yüceltmiyorum ama prodüksiyon ve vokal performans olarak pürüzsüz iş yani. helal olsun adama da, kültürünü sahiplenip rap adlı sentez müziğe bu şekilde gururla yedirmiş. "kötüyse daha iyisini yap" ağzı yapmayı pek sevmem ama bundan rahatsız olan / bu işi beğenmeyen arkadaşlar anadolu rock, halk müziklerinden ilham alarak bi şeyler yapmayı denesin bakalım, belki o zaman daha beğenilir.
aynen beyler aynen arabesk rap. sözleri 63 stayla yazmış, dikkat ederseniz flow da aynı arsız bela flowu. ama yine de dinlerim ben, siz rap gurularına gelmez siz dinlemeyin.
@22'deki arkadaşa cevap vermek üzere giriş yapmış bulunmaktayım.
Türkiye'dei müziğin özü hiçbir zaman Arabesk olmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti tarihini ele alırsak Cumhuriyetin ilk yıllarında -taş plak dönemi- daha çok musiki, türk sanat müziği, tango müzikleri okunmaktaydı. Tabi zamanla bu müzik türü değişecekti, buna da siyasi olaylar neden olmaktaydı.
1960 askeri darbesinden 3-4 sene sonra ülkedeki müzik türü değişti. türküler değişik bir biçimde okunmaya başlandı. işin içine gitar da girince 1964 yılı itibariyle ülkede batılı müzik akımı başladı. 1966'lı yıllarda ise psychedelic rock ve onu takiben anadolu rock (veya anadolu pop da diyebiliriz) revaçta olmaya başladı. Bu müzik türü de 1980'e kadar devam etti.
1980 yılında da yine askeri darbe olmuştu. 1980'den sonra ülkeye arabesk geldi, millete perişanlık empoze edildi. yani kısacası arabesk ülkedeki en yeni müzik türüdür. Arap müziği ürünüdür, insanları köleleştiren sistemin bir getirisidir.
Rahmetli barış manço ölümünden çok kısa zaman önce bu konuya dikkat çekmişti bir programda. Türkiye'de siyasi hareketlerin müzik üzerinde etkisi diye. Hatta müzik türünü değiştirmek amacıyla bu siyasi olayların yapıldığını da düşünüyordu. belgesel çok kısa süre içerisinde yayınlanacak demişti, şüpheli bir biçimde ölünce yayınlanamadı (ailesi otopsi yaptırmamıştır).
Ayrıca Anadolu Rock'lı birşeyler deneyen az da olsa birileri var. "Dramelodi Project - Getto Ağzı" şarkısının alt yapısı "Bunalımlar - Bunalım" şarkısından alınma. Bu şarkının olduğu 45'lik en pahalı Türkçe plaklardan olmakla beraber Psychedelic Rock'ın nadide örneklerindendir. (1700 TL'ye satılanı görmüştüm, yurtdısında ise 600-700 dolara rahat gider)...
arabeske tamamen ithal de diyemeyiz. sanat müziğinin içinde sayılabilecek bir makber çizgisi var. bunlar yeşilçamla birlikte böyle iyice düşük mevzular hakkında gazel okumaya varıyor. 80'den sonra bir anda patlamadı yani, bunlarla onlar ve diğer başka şeyler (pop filan) birleşti. bu da öyle 80'in arabeski millete dayatmasından filan değil 80 darbesinden sonra memlekete giren yabancı sermayeyle tonla şeyin gelmesinden. halk kendinde var olana yakın olanı tercih etti yani. zaten bizdeki arabesk hele sözleri üzerinden insanı köleleştiren filan diye ele alınırsa daha da yerel bir şey olarak değerlendirilebilir çünki dediğim gibi zaten makber çizgisindeki şarkılarda da aynı sözler vardı. hatta yani bu eleştiri farklı biçimlerde divan şiiri yani klasik musiki için de söylenen bir şey. bizim genel olarak aldığımız şey ortadoğu ezgileriydi ki aslında onlar da zaten müziğimizde olan şeylerin popüler varyasyonlarıydı ve öyle çok dışarıya gitmeye de gerek yok yani bizde de arap ve kürt nüfus yeterince olduğu için hemen alıcısını ve icracısını bulabildi. bu cumhuriyetin ilk yıllarında da böyleydi, sadece radyolar çalmazdı. az serbest kaldığı anda murat bardakçı mesela örnekler gösteriyordu zamanında mısırdaki melodramlar filan hemen yeşilçama aktarıldı.
siyaset müzik bağlantısına da daha yüzeysel ve somut bir örnek vereceğim: reza zarrab. xD ibrahım tatlıses'ın 90lardaki albümlerinde bir ya da iki bestesine rastlayabilirsiniz. xD
şarkı hakkında diyecek bir şeyim yok kusura bakmayın beyler. :(
@25 arabesk müziğin 80'lerde geldiği yorumu doğru değil. arabesk müzik gelişimini 60'ların sonunda tamamlamış; 80'li yıllarda ise arabesk ile pop müziğin kaynaşması söz konusu olmuş. müzikal anlamda konuşursak 80'ler diyemeyiz; 80'li yılları daha çok sosyokültürel bağlamda zikredebiliriz. konunun ayrıntıları için bakılabilecek makale ve kitaplar mevcut:
kitap: nazife güngör - arabesk / sosyolkültürel açıdan arabesk müzik, meral özbek - popüler kültür ve orhan gencebay arabeski
makale: güven adıgüzel - çok türkiyeli bir analoji: popun "arabesk" ruhu
not: makale "arabesk" mevzusunu daha çok kültürel açıdan ele almış ve şöyle bir uç tespitte bulunmuş: "yıldız tilbe, duman, gripin, rober hatemo, hayko cepkin, sagopa kajmer, emre aydın, kıraç, zakkum, seksendört gibi birçok isim ve grup çok net olarak, safi arabesk icra ediyorlar." (tabii ki katılmıyorum. sagopa'ya arabesk icra ediyor diyor yahu :-) zamanında fuat da demişti de sagopa'cılar içlerinden "ya bi' yürü git işine" demişlerdi :-) )
şarkıya gelirsek; arabesk tınılı bir şarkı olduğu muhakkak. kendi kitlesini oluşturmuş bir isim olduğu için de fazla dinlenmiş. zaten ülkemizde arabesk rap de rapten çok dinleniyordu. yener çevik ve ahiyan örnekleri başarılı rapler ise de "arabesk rap" denince akla ilk gelen tür rap olmaktan uzak kalıyor. bu arkadaşın icra ettiği tür tabii ki yener ve ahiyan'ınkine yakın bir tarzda değil. mevzu ve flow tekniği vs. itibarıyla da diğer arabesk rap'lerin seviyesine düşmüyor. ortada bir yerlerde.
sırf popüler diye bok atıyorsunuz. dinlenmesi 100 bin olsa öve öve bitiremezdiniz, bir şeye de bok atmayın amk. 10 numara iş işte, dinliyorsan dinle, dinlemiyorsan dinleme. çocuk 3 gündür 5-6 ülkede 1. sırada zaten senin dinlemene mi ihtiyacı var. :)
@29 bütün sözlük kavramı zaten eleştirmeye dayalı dsgdfhfsdhsf tabi eleştircez. o zaman her yüksek izlenen/dinlenen iş başarılıysa fero'ya neden laf yapıyonuz?
Arab-esque , arap kültürünün müzik türü, o topraklardan gelme bir müzik türü. Daha çok acıyı, fakirliği, aşk acısını tetikler. Bizim 60 dönemi öncesi müzikleriyle alakası yok. Türk müziğindeki makam ve ezgiler epey farklı ki bunu 80'ler sonrası arabesk parçalarında görebiliriz.
Turq-ue , adı üstünde türkü. Türk kültüründe olan müzik türü budur. Osmanlının sonlarından itibaren, anadoluda yazılmış türküler değişik biçimlerde icra edilmiş. Araya tangolar, dans müzikleri de karışmıştır. Aşağıda taş plak döneminden 4 müzik türü attım. Çoğu böyle idi o dönemde yapılan müziklerin. 1958'lerde ilk 45'likler basılmış fakat Türkçe değil bunlar yabancı rock grupları olmuştur. Ülke bi anda Rolling Stones, Beatles dinlerken buldu kendini. Yaklaşık 6-7 senelik yabancı müzik egemenliğinden sonra Erkin Koray - Bir Eylül Akşamı ile bu egemenlik son buldu ve, daha öncede yapılmış örnekleri olan Anadolu rock, psychedelic rock örnekleri iyice yayılmaya başladı.
1966-1980 dönemi hangi ana bakarsanız bakın arabesk müzik örneklerini müzik listelerinde göremezsiniz. (Ümit besen istisna olabilir, rock grubu içinden geldiği için).
İbrahim Tatlıses diskografisine bakalım mesela. 1980 sonrası hemen hemen hepsi. Türkiye'nin en çok satan plağı "mavi mavi" albümü de 1985 yılında yapılmıştır. Arabesk müziğin Türkiyede yayılmasının en büyük nedeni 1980 darbesi ve insanların gördüğü büyük zulüm ve baskıdır.
Ayrıca müzik konusunda makele yazacak kadar bilgi birikimi yaptım :)) özellikle 70'ler dönemi, araştırın derim. Avrupalılar deli gibi bu dönemin plaklarını toplamakta.
Seyyan Hanım - Mâzi kalbimde bir yaradır (1930'lar)
ilk türkçe tango (1930'lu yıllar, cumhuriyet öncesi) www.youtube.com
Hafız Burhan - Makber (1940'lar)
boğazın karşısına sesini duyaran müthiş ses :) www.youtube.com
Zeki Müren - Hem Okudum Hem Yazdım (1952)
ilk şarkısı olur www.youtube.com
Müzeyyen Senar - Gamzedeyim Deva Bulamam (Sanırsam 1955-1960 arası)
www.youtube.com
neye turque dediğimiz farklılaşacağı için (bunu açacağım) kavramlara ve etimolojiye bu kadar sarılmamak lazım. osmanlı sonları filan bir kenara türkü bizde hep bir nazım türüydü, saz şairleri bilmem ne vs ve bunlar kağıda yazılmıyordu, taş plağa çekilmedi diye müzik değildi sanılmasın, kalkıp halk edebiyatı 101 anlatmayayım. xD ama mesela modern dünyaya döndüğümüzde, urfalılar sıra gecesi yapınca turque deyip suriyeliler sıra gecesi yaptığında arabesque diyeceksek o iş olmaz. bizdeki geleneksel ve klasik formların arap ve fars dünyasıyla çok fazla içli dışlı olduğu meselesi öyle turq-ue diyerek kenarda bırakılamaz. xD nitekim azıcık nazım biçimleri olsun makamlar olsun filan incelendiğinde benzerlikler ve hatta aynılıklar görülür. ve o da bir kenara türkü demekle bütün geleneksel ve klasik türk müziğini kapsayacak bir şey kastedilmiş olmaz, bunu söylememe bile gerek yok ama mesela gazel de türk müziğidir ve bir türkü varyantı filan değildir. yani hafız burhan'ın okuduklarına filan turque diyeceksek büyük günah, allah affetsin. xD
yani arabesk ucuzdur bilmem nedir hatta fazıl say'ın sanırım söylediği gibi dinleyen yavşak da olabilir. ama direkt buralara ait değil filan demek ısrar ediyorum çok doğru değil.
şarkı hakkında hala bir yorumum yok. :(( benim inim hiphop'ın, benim ve yorumlayan adam'ın yazdıkları ayrı bir başlığa taşınsın. xD
turque dediğimiz şeyler daha çok halk dilinden gelen feryat, ağıt, isyan vb şarkı öbekleri olmalı. Tabi bunların yorum şekli ona türkü diyip diyemeceğimizi de belirler. hafız burhan'ın attığını türkü diye atmadım zaten, o dönemdeki müzik türüne dair bir örnek olsun diye attım ki arabesk bunun yanından bile geçemez. musiki ağırlıklı şeyler diyem biz ona. saz şairleri zaten kağıda yazmaz ki bu nedenden ötürü çoğu türkü sözleri anonimdir. bizim burda asıl tartıstıgımız odak noktası arabesk'in ülkeye hakim olduğu zaman dilimi ve biçimini tartışmak ki bunun en büyük somut delili ülkemizdeki arabesk müziği icracılarının çıkış veya şöhrete ulaşma tarihi.
Müslüm Gürses ilk albümü 1979'da (80 darbesi dönemi öncesi katliamların ve acıların olduğu bir Türkiye'nin etkisi de olmalı bu müzik türünün gelişiminde).
Fakat ününü kazandığımı albümler 1981'den sonra gelmekte.
www.discogs.com
İbrahim Tatlıses, daha öncede örnek vermiştim. Türkiye'de gelmiş geçmiş en çok satan albüm arabesk albümüdür ve bu albüm 1985 yılı çıkışlı mavi mavi albümüdür.
www.discogs.com
Bunun gibi her arabesk icracısına bak, şöhretini kazandıkları albümler, şarkılar hep 1980 darbesinden sonraki yıllara denk gelmektedir.
Ayrıca sayısalcı biri olarak halk edebiyatı'nın ayrıntıları konusunda aşık atmam söz konusu olamaz. tekrardan yineliyorum, arabesk türkiye toprakları ürünü olmasa da türkiye topraklarında başka bir biçimde gelişim göstermiş olabilir. fakat ülkedeki en yeni müzik türü olduğunu iddia ediyorum. (1960'lı yıllarda jazz, rock, pop örnekleri bi hayli var, ayrıca new age müzik türünün çıkışından 20 sene önce bu müzik türü türkiye'de icra edilmişti).
- new age müzik türünün başlangıcı.
Yani çoğu müzik türlerinde deneysel işlerin yapıldığı ve nispeten de başarıya ulaştığı dönemlerde arabesk parçalar az uz da olsa 80 darbesine kadar piyasası kesinlikle olmamıştır.
Bu arada yazdıklarımız taşınsa daha uygun sanki, bu başlık altında pek olabilir durmuyor. Bu arada bana eksi attığın için eksi attım sadece.
------------------------
Türkü için bir örnek vereceğim tabi es geçtiğimiz bir konuda alevi müziği-türkü ilişkisi.
Böyle okunursa Türkü adı altında Halk Müziği deriz. Türkünün ilk kaynağıdır.
Aşık Mahzuni Şerif - Nem Kaldı (1960'lar)
www.youtube.com
Böyle okunursa yine Türkü'dür. Anadolu topraklarının kokusunu tezenede alırsın.
Erdal Erzincan - Nem Kaldı (1999)
www.youtube.com
Böyle okunursa Pop Folk deriz, Anadolu Rock'a yakın Anadolu Pop da diyebiliriz tabi.
Gülden Karaböcek - Nem Kaldı (1974)
www.youtube.com
Böyle okunursa Psychedelic Rock deriz. Ama hepsi aynı sözdür sonuçta. Burda önemli olan icradır.
Seyhan Karabay ve Kardaşlar - Nem Kaldı (1974)
www.youtube.com
Buna bonus olsun Cem babadan, Psychedelic Rock, Folk-Prog Rock diyebilriz.
Cem Karaca - Nem Kaldı (1975)
www.youtube.com
@35 konuyu bağlamından kopardık ama son bir şeyler ekleyeyim dedim :-) birkaç yere daha göz attığımda, "arabesk müzik" kavramı hakkında bir kavram kargaşası olduğunu gördüm. ben; ibrahim tatlıses, cengiz kurtoğlu gibi şahsiyetlerden önce orhan gencebay ve ferdi tayfur'u aklıma getirmiştim. genel kabul, bugün anladığımız şekliyle arabesk müziğin orhan gencebay'la doğduğu yönünde. gencebay "bir teselli ver", "batsın bu dünya" gibi şarkılarını 70'lerin başlarında çıkarmış. ben onları da arabesk müzik olarak kabul ediyordum; ama orhan gencebay kendi müziğinin arabesk olmadığını savunuyor imiş. "orhan gencebay'ın müziği arabesk değildir" başlıklı bir yazıda da şöyle bir cümle var: "(...) aslında gerçek arabesk müzik, 60'lı yıllarda gencebay ile değil, 80'lerin başında gencebay müziğinin getirdiği üst düzey yeniliklerin çok az bir kısmının çok daha basit ve yüzeysel bir şekilde bilgisiz ve ilgisiz şahıslarca yorumlanarak ve yozlaştırılarak oluşmuştur."
sanat müziği ve halk müziğinin harmanlanmasıyla oluştuğu söylenen gencebay tarzının ilerleyen yıllarda değişmesiyle arabesk müzik oluşmuş. konunun kilit noktası gencebay müziğinin tanımlanış şekli. "gencebay arabesktir" dersek 60'ların sonu, "değildir" dersek 80'ler arabeskin başlangıcı oluyor. :-)
bol'da yer alan içeriğin doğru veya güncel olduğu hiçbir şekilde iddia veya garanti edilmemektedir. burada okuduklarınız sizi dehşete düşürürse türkçe rap ansiklopedisine de göz atmayı deneyebilirsiniz. hukuka aykırı olabileceğini düşündüğünüz içerikler titizlikle incelenip gereği düşünülmektedir. sözlüğü reklamsız görüntülemek isterseniz üye girişi yapabilirsiniz. soğuk içiniz.