Kapalı anlatımdan dolayi çok yoruluyorum. Kinayeler, benzetmeler, metaforlar bilmem neler derken versede olay ve hikaye takibi yapmak ziyadesiyle zorlaşıyor. Hal böyle olunca bir noktadan sonra insan kendine "beni yoran bir müziği neden dinliyorum ki?" Diye soruyor.
Açık ve anlaşılır olmak için illa bugün eleştirilen Anıl piyancı veya ben fero basitliğine gerek yok. Hayki ve indigo bu işi iyi beceriyor. Boombap şarkılarında Şanışer de öyle. Tabii ki şunu da kabul ediyorum ki bu bir tarz meselesi, yani adamın kalemi o şekilde yazıyor. Ama kayra'nın mertel kasetçilik, alt geçit gibi şarkıları var mesela, onlar çok daha rahat dinlenilebilir sarkilar benim icin.
Bu albüme yaptığım eleştirileri 90bpm seviyesini göz önünde bulundurarak yapıyorum. Altyapilari, konseptleriyle şu anki piyasada muadilleri olduğunu düşünmüyorum bunu da belirteyim. Daha çok feat olması albümü renklendirir ve benim icin daha dinlenilir kılabilirdi. Sağlık olsun. Ellerine sağlık. Muhtemelen dinlemeye devam ettikce şarkıların basliklarina yazacağım. Peace.
aceleci davranmamak için albümü iyice dinledikçe yorum yapmak istedim çünkü çok fazla olumlu yorumun yanında çok fazla da olumsuz yorum okudum. olumsuz yorumların dikkat çektiği noktaların özellikle üzerinde durarak dinledim.
skitlerde tek sorunum konuşmaların biraz yapmacık durması onun dışında şarkıların başında ya da sonunda skit bulunmasının hiçbi sakıncası olduğunu düşünmüyorum. konsept albüm yapmanın çok zor ve çok değerli olduğunu düşünüyorum, belirli bi hikayenin üzerinden gitmek gayet hoş.
15 şarkının arasında favori belirlemek gerçekten zor, hepsi birbirine çok yakın çok farklı hisler veriyor bu yüzden genel olarak başarılı olduğunu düşünüyorum.
şehir fm skitlerinde ekibin diğer elemanları kendileri gibi davranırken kayra burada da rol yapmış. kötü demiyorum ama eğreti durmuş bence. ben kayranın günlük yaşamında
-aç bakalım tıngırdasın biraz
-iyi içtikkk hakkını verdikkkk
-kalalım mı biraz ne diyonuzzz
beatlerden dolayı liriklere odaklanamadığım albüm. tam odaklanıyorum liriklere sample bi coşuyor bi şeyler oluyor yine şarkı sonuna gelmiş oluyor. radyocu kadın konuşuyor.
Rapçilerin sadece günlük yaşantısından şarkı yapması gerektiğini düşünen,
rap'in bir müzik, müziğin ise bir sanat dalı olduğunu bilmeyen,
sanat ürünlerinin de kurgu olduğunu dinlediği bunca şarkıya rağmen kavrayamayan dinleyicilere sahip 90bpm albümü.
sevemedim ben bu işi ya çekemedi beni içine olmamış be kardeşim yapmışlar formülleri tutanları ama olmamış sorguya hiç ısınamadım savai misal çok öne çıkmış parçalarda sert vokalleri vurguları dikkatimi çekti zaten safra underground zamanlarından takip ederim beatleri kadar mcliği de iiyidr solo işlerini merak ediyom bence bu grup acilen dağılsın alayı solo devam etsin yoruyor beni aldığı kayıtlar bence herkes bir uzaklaşsın üretkenlikleri daha güzel yere gidicek eminim hepsi ayrı ayrı daha iyi bence acilen kayranın radansanın yaptığı işlerle yoluna devam etmesi gerekiyor farazi zaten sacramentolu değişik isimli bir abimizle hali hazırda işlere girmiş güzel olmuştu o da gitsin ağaçkakanla çalışsın ağaçkakan faraziyle olan işlerinde daha az kafa açıyor bir tek onla olan işlerini dinleyebiliyom sahtekar dı galiba işlerinin adı velhasılı kelam bunlar ayrılsın kardeşim ayrılın abilerim ayrılın biladerlerim
2019 yılının hem sözleri açısından hem müzikleri açısından en kaliteli albümü olacak gibi duruyor. sorgu biraz kulağımı cızırdatıyo ama olsun, canları sağolsun. beatlerde da poet farkı baya hissediliyor. farazi de candır ciğerdir lakin da poet bi başkadır.
abi adamlar yapmış her ne kadar ben bu albüm de Faraziyi daha fazla görmek istesem de malesef öyle olmamış canları sağolsun Kayra'nın kalitesini bana kimse anlatmasın bu adam bu işi yapıyor bu albümde en çok öne çıkan mc Savai ama adam ne okumuş bee dedirtcek vers'ler var yolunuz açık olsun adamlar...
Skit ler birbirine karışmış ama onun dışında efsane olmuş.
Isıklarin altinda, çıplak vatandaş, ne olacaksa olsun, kötüler ve Ambulans albümun efsaneleri.
Düetlerden kamufle , Kutay Soyocak ve malesef ki agackakan"i beğendim ama İdil mese ve da Proff bence kötüydü. Özellikle kamufle ve Kutay soyocak'in nakaratlarına bayıldım.
çıktığından beri dinliyorum bu albümü. kötülük bizim işimiz masterpiece bir eser olduğu için ona göre bir tık sönük kalmış olduğu doğrudur. ama kötülük bizim işimiz'e kıyasla. onun dışında şahane bir albüm.
ne olacaksa olsun, kötüler, hatıra müzesi, ışıkların altında, çıplak vatandaş, ambulans, en son ne zaman şarkılarını her gün dinliyorum.
Tam böyle eskiyi yeniyi düşündüğün bir yürüyüşte takıp dinlenecek albümün içindeki şarkı. 90BPM bu kültüre çok hoş dinletiler katıyor. Umarım devam ederler.
bir hikayenin anlatıldığı, dolayısıyla dinlenirken baştan sona dinlenmesi gereken leziz 90 bpm albümü.
nasıl ki kitaplara herhangi bir sayfadan başlayamıyor ya da herhangi bir sayfasını okuyup bırakamıyorsak, bu albüm de aynı mantık. hiphoplife'ın albümü parçalara ayırmak yerine tek videoda yükleme sebebi de bu.
90 bpm "ortalık trap'ten geçilmiyor, klasik rap yapalım, her türlü tutar" dememiş. omurga kadar özenilmiş bir albüm dinledim, çok ince güzelliklere sahip.
öncelikle skit'lerin göze battığından söz edilmiş ama bu parçalar ayrı ayrı açıldığında geçerli olabilir. albüm baştan sona dinlendiğinde hepsi köprü oluveriyor. fakat hikayenin gidişatına uğramadan, çok üstünkörü bir değerlendirme yapacağım, çünkü verebileceğim ayrıntıları spoiler olarak görüyorum.
ne olacaksa olsun barındırdığı sample ile şimdiden klasikleşmiş bir 90 bpm eseri ya da intro'su diyebiliriz, girer girmez tüyleri diken diken ediyor.
çıplak vatandaş parçası bambaşka bir kayra'yla tanıştırıyor bizi. tirat seslendiren biri olarak, bu işin kolay olmadığını ve kayra'nın olağanüstü bir performans sunduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. rolü oynamamış, role girmiş.
4 silahlı adam parçası için "4 silahı olan bir adam mı, yoksa silahlı 4 adam mı?" geyiğine hiç girmeyeceğim * albümün kafa sallatan ama aynı zamanda dinlendiren eseri benim için. lansman konserinde en çok eşlik edilen nakaratların başını çektiğine eminim.
yalan parçasındaki uyum çok hoşuma gitti. mc'lerin bir odada toplanıp bir arada bir şeyler karalıyor olması fikri cezbediyor beni, grup olduğunu hissettiren grupları dinlemek daha heyecan verici.
hatıra müzesi albümün mihenk taşı, şehir fm'in en özgünü. da poet nağme denemiş, altyapıda sıra dışı bir drum kit var, sigara kullansam yaktıracak bir keman da cabası.
en son ne zaman benim için sürpriz ama şık bir outro oldu. böylesine karanlık bir albümün planet rock ile son bulacağını kimse kestiremezdi sanırım.
son olarak bekle iste yap pastasına çilek olan kadın vokale, simsiyah'ı güzelleştiren idil meşe'ye ve 1 "katli vacip" kalıbı daha kullanarak tekdüze parçasının içine eden ağaçkakan'a teşekkürler *
iyisiyle kötüsüyle klasik olmaya aday, çok kalitesin 90 bpm...
bol'da yer alan içeriğin doğru veya güncel olduğu hiçbir şekilde iddia veya garanti edilmemektedir. burada okuduklarınız sizi dehşete düşürürse türkçe rap ansiklopedisine de göz atmayı deneyebilirsiniz. hukuka aykırı olabileceğini düşündüğünüz içerikler titizlikle incelenip gereği düşünülmektedir. sözlüğü reklamsız görüntülemek isterseniz üye girişi yapabilirsiniz. soğuk içiniz.