osmancello adını görünce albümleri hane içinde halledip ele minnet etmeme takıntısının atlatılmış olmasına sevindim. ancak albümü dinledikten sonra yukarda da belirtildiği gibi, ceza'ya iyi gelen tek prodüktörün da poet olduğunu düşünmeye başladım.
kendisinden beklenenin çok altında kalmış ancak kendisinden beklenen şeyi hâlâ bekliyor hatta talep ediyor olmak adil mi emin değilim. ortaya çıkan işin yavan kalmasını, ceza'nın kaygısızca üretememesi ve beklentilerin oluşturduğu baskının altında kalmasından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. ''ben ustayım, tekniğim kusursuz olmalı'' fikri albümü kurutmuş gibi. albümü dinledikten sonra ''ceza'nın anlatacakları bitmiş'' fikri beliriyor, çünkü yine yukarda da belirtildiği gibi günümüze, hayatımıza temas eden pek bir şey yok albümde. hakikaten yapay zeka'ya ''ceza gibi söz yaz'' denilmiş ve ortaya çıkan işi ceza'ya okutmuşlar gibi. bir iki verse hariç, ceza da kendi hislerini ya da düşüncelerini dışa vurmamış, kafiye yapmış olmak için kafiye yapmış hissi veriyor albüm. yakın zamanda yayınladığı teklilerin altında kalmış performansı bana göre. başıma bir iş gelmeyecekse ''analog'' gayet kıyak işti.
motivasyonu bitmiş olabilir. ceza'nın konumundaki biri için birlikte çalışacak güvenilir insanlar bulmak, dürüstçe fikir beyan eden dostlar bulmak zor olabilir. ancak ben hâlâ tüm yıldızların hizaya gelip ceza'nın birkaç kült eser daha çıkaracağına inanıyorum
*