şu hayatta insan neler görüyor, kimler nelere vesile oluyor, kimlere neler nasip oluyor.
bundan 6-7 yıl önce sanat camiasının, iş dünyasının saygın insanlarının bir rapçinin eseri bir parçayı ellerinde türk bayraklarıyla çocuklarını havaya ata ata söyleyeceklerini kim hayal edebilirdi.
bazı eşikler aşıldı, bazı tabular yıkıldı. artık house party'lerde rap dinleniyor vs. bildiğimiz şeyleri saymayacağım.
ama atanın dahi huzurunda, parla diye haykıran bürokratlar, cumhuriyet savcıları, belediye başkanları, valiler, ceo'lar vs. düşününce büyük bir olay.
23 nisan kutlamalarındayım. kucağımda daha 1 yaşında yok sabicik, kortej yürüyüşü, heyecanlı ebeveynler, koca bir protokol... heyecanla beklenen askerler. derken kulağımızın dibinde gümbür gümbür bir marş çalıyor:
-yü rü yo ruz. ark ad aşşşş lar. iç im debir tel aşşş var-
birden nasıl oluyor, ortamın tüm havası değişiyor, o ana dek kendi halinde görünen tüm bu insanlar, sanki odaya bir büyükleri girmişçesine toparlanıyorlar, ellerindeki fazla eşyaları çanyalarına koyuyorlar, çocuklar yerden alınıyor, doğru omuzlara. kalabalığı bir heyecan basıyor..... temkinli görünmeye çalışan ben, bir an olsun tereddüt etmiyorum, derhal seramoniye katılıyorum. elimle sağım ve solumdakilere teravih namazında safları düzelten yaşlı amca edasında yön veriyorum. sen şurada dur, sen buraya gel. evet işte böyle olmalı. her şey çok hızlı gelişiyor. elim ayağım istemsiz hareket ediyor ve adeta kendimi hazırol ciddiyetinde buluyorum, norma ender'in parla marşının tanıtımındaki takım elbiseli gururlu edası gözlerimin önüne zahir oluyor, boynumu her zaman olduğundan daha dik tutuyorum.
bu esnada asla ve kat'a
"sen bir şişe biraya göt verirsin" diye şarkı yaparak ünlenmiş bir adamı düşünmüyorum. en azından benim tanıdığım hali.
hayır. bu adam o değil.
sikilen götler rape doymazmış ! diye arsızca anlatan adam mı bu? Çok küfür ediyor böyle yapmasın....
-Azdırma sende sikim kalkmasın....."
zihnimdeki tüm o pis sesleri ve şeytan vesveselerini susturuyorum. benim mi allahım bu çizgili yüz?
-siktiğim orospu bile olamazsın!!
sus.
gururlu bakışlarına duyduğum onmaz inançla, utanılası geçmişini silip atmış olmanın ve affediciliğin büyüklüğüne sığınarak, zerre aldırış etmeden söylüyorum:
"Parla hilal ve yıldızım
Parla beyaz ve kırmızım....."
gurur duyuyorum norm ender'le tek kelime ile gurur duyuyorum. biz bu toplumun bir ferdiyiz ve norm ender toplum normalarını.....
diye düşünürken, göz göze geliyoruz, norm ender karşıdan 32 diş sırıtıyor, dudaklarını okuyabiliyorum: o piç de bendim.
bundan 6-7 yıl önce sanat camiasının, iş dünyasının saygın insanlarının bir rapçinin eseri bir parçayı ellerinde türk bayraklarıyla çocuklarını havaya ata ata söyleyeceklerini kim hayal edebilirdi.
bazı eşikler aşıldı, bazı tabular yıkıldı. artık house party'lerde rap dinleniyor vs. bildiğimiz şeyleri saymayacağım.
ama atanın dahi huzurunda, parla diye haykıran bürokratlar, cumhuriyet savcıları, belediye başkanları, valiler, ceo'lar vs. düşününce büyük bir olay.
23 nisan kutlamalarındayım. kucağımda daha 1 yaşında yok sabicik, kortej yürüyüşü, heyecanlı ebeveynler, koca bir protokol... heyecanla beklenen askerler. derken kulağımızın dibinde gümbür gümbür bir marş çalıyor:
-yü rü yo ruz. ark ad aşşşş lar. iç im debir tel aşşş var-
birden nasıl oluyor, ortamın tüm havası değişiyor, o ana dek kendi halinde görünen tüm bu insanlar, sanki odaya bir büyükleri girmişçesine toparlanıyorlar, ellerindeki fazla eşyaları çanyalarına koyuyorlar, çocuklar yerden alınıyor, doğru omuzlara. kalabalığı bir heyecan basıyor..... temkinli görünmeye çalışan ben, bir an olsun tereddüt etmiyorum, derhal seramoniye katılıyorum. elimle sağım ve solumdakilere teravih namazında safları düzelten yaşlı amca edasında yön veriyorum. sen şurada dur, sen buraya gel. evet işte böyle olmalı. her şey çok hızlı gelişiyor. elim ayağım istemsiz hareket ediyor ve adeta kendimi hazırol ciddiyetinde buluyorum, norma ender'in parla marşının tanıtımındaki takım elbiseli gururlu edası gözlerimin önüne zahir oluyor, boynumu her zaman olduğundan daha dik tutuyorum.
bu esnada asla ve kat'a
"sen bir şişe biraya göt verirsin" diye şarkı yaparak ünlenmiş bir adamı düşünmüyorum. en azından benim tanıdığım hali.
hayır. bu adam o değil.
sikilen götler rape doymazmış ! diye arsızca anlatan adam mı bu? Çok küfür ediyor böyle yapmasın....
-Azdırma sende sikim kalkmasın....."
zihnimdeki tüm o pis sesleri ve şeytan vesveselerini susturuyorum. benim mi allahım bu çizgili yüz?
-siktiğim orospu bile olamazsın!!
sus.
gururlu bakışlarına duyduğum onmaz inançla, utanılası geçmişini silip atmış olmanın ve affediciliğin büyüklüğüne sığınarak, zerre aldırış etmeden söylüyorum:
"Parla hilal ve yıldızım
Parla beyaz ve kırmızım....."
gurur duyuyorum norm ender'le tek kelime ile gurur duyuyorum. biz bu toplumun bir ferdiyiz ve norm ender toplum normalarını.....
diye düşünürken, göz göze geliyoruz, norm ender karşıdan 32 diş sırıtıyor, dudaklarını okuyabiliyorum: o piç de bendim.
