khontkar'ı ilk duyduğumda 2017'nin sonlarıydı
(bkz: mutfak )
(bkz: hiçbir şeyim yok)
ilk başta dalga geçtim kendi kafamın içinde, daha sonra "bunu gerçekten beğendim mi" diye kendimden emin olamayıp biraz daha dinledim, sonra kapattım. birkaç gün sonra biraz daha dinledim. o yaza kadar çıkarmış olduğu single'lardan epey keyif aldım, 100 albümümü de baya severim, legal, olay, asla, kavrayamaz gibi şarkıları hala ara ara dinliyorum ki ister istemez bu şarkıları "khontkar" değil de genelin sempatik bulduğu bir isim yapsa daha geniş bir kitleye değerli gelirmiş hissinden kopamıyorum
gel gelelim, khontkar çok sık üretmesine rağmen, birkaç şarkısı haricinde 100 albümü sonrasında ürettiği herhangi bir şarkıda 100 albümünü "bence" yakalayamadı, hatta git gide iticileşti
iticileşmeyi zaten bilerek ve isteyerek yapıyor, olduğu kişinin o olduğunu düşünüyorum ve yansıtıyor diye düşünüyorum. açıkcası iyi müzik ürettikçe umrumda da değil, geldiğim yer gibi 10 şarkılık albüm versin, en ciddi haterları bile gizli modda dinleyebilir...
ancak benim gözümde itici gelmeye başlamasının sebebi, sound olarak kendisini tekrarı, sıkıcı soundlar ve her bir sonraki şarkıda daha da düşen lirikalitesi (inanılmaz bir lirikalite beklemiyoruz zaten, ama ezhel'in "manita" şarkılarında kendini tekrar eden ve daha kötü versiyonlar üretmesi gibi oldu). işin en itici yanı, her gün daha "sıkıcı" tekrar açılıp dinlenemeyen şarkılar salarken, "ben bu işin kralıyım" tribinin daha da artması
ki 100 albümüyle gerçekten tr'de traplord olarak anılmaya başlanmış, trap türünde bence en iyi çıkış yapan (biz zaten hep vardık der duysa ama bu ülke seni polemiklerin ve feat'lerin ile tanıdı, jenga vs vs) ve çıkışını maddi gelire çeviren kişiydi
beatlerini hep zayıf buluyordum, hatta türkçe rap'in o zamanki durumunda bu kadar "vizyon" varken, ufo361 tarzı 808 mafia ya da en azından ghana beats gibi isimlerden beat alsa neler yapabilir diye merak ediyordum, ancak khontkar'ın geldiği nokta itibariyle haklı, ortaya koyduğu son eserler açısında haksız özgüveni, inanılmaz iyi işler yapabilecek potansiyelini yok etti, ya da o potansiyeli tatile çıkardı diye düşünüyorum.
kendisini hala seviyorum, birçok şarkısını dinliyorum ancak attığıyla tuttuğunun uyuşmadığının farkındayım...
türkçe rap'e "kattığı" diyip haksızlık etmek istemiyorum, "daha erken çıkış yakalayabilmesini" sağladığı isimler açısından da çok kıymetli biri benim için
(bkz: lil zey)
(bkz: bixi blake)
ayrıca storytelling'i bu kadar iyi yapan birinin bu kadar az hikaye anlatması da üzüyor
(bkz: geldiğim yer)
(youtube: www.youtube.com/watch?v=XpjjnaR6q14)
(bkz: nerdeydiniz)
(youtube: www.youtube.com/watch?v=E1cqxKzGHWM&t=109s)
onedio'nun hazırladığı geldiğim yer belgeseline de göz atabilirsiniz, kendisini sevseniz de sevmeseniz de keyif alma potansiyeliniz olan bir belgesel (bence)
(bkz: www.youtube.com/watch?v=ZOdYXA8qDSM)
sevene de sevmeyene de saygım sonsuz
herkesin kendi dünyasının soundtrack'inin üretildiği zenginlikte bir türkçe rap dileğiyle <3
(bkz: mutfak )
(bkz: hiçbir şeyim yok)
ilk başta dalga geçtim kendi kafamın içinde, daha sonra "bunu gerçekten beğendim mi" diye kendimden emin olamayıp biraz daha dinledim, sonra kapattım. birkaç gün sonra biraz daha dinledim. o yaza kadar çıkarmış olduğu single'lardan epey keyif aldım, 100 albümümü de baya severim, legal, olay, asla, kavrayamaz gibi şarkıları hala ara ara dinliyorum ki ister istemez bu şarkıları "khontkar" değil de genelin sempatik bulduğu bir isim yapsa daha geniş bir kitleye değerli gelirmiş hissinden kopamıyorum
gel gelelim, khontkar çok sık üretmesine rağmen, birkaç şarkısı haricinde 100 albümü sonrasında ürettiği herhangi bir şarkıda 100 albümünü "bence" yakalayamadı, hatta git gide iticileşti
iticileşmeyi zaten bilerek ve isteyerek yapıyor, olduğu kişinin o olduğunu düşünüyorum ve yansıtıyor diye düşünüyorum. açıkcası iyi müzik ürettikçe umrumda da değil, geldiğim yer gibi 10 şarkılık albüm versin, en ciddi haterları bile gizli modda dinleyebilir...
ancak benim gözümde itici gelmeye başlamasının sebebi, sound olarak kendisini tekrarı, sıkıcı soundlar ve her bir sonraki şarkıda daha da düşen lirikalitesi (inanılmaz bir lirikalite beklemiyoruz zaten, ama ezhel'in "manita" şarkılarında kendini tekrar eden ve daha kötü versiyonlar üretmesi gibi oldu). işin en itici yanı, her gün daha "sıkıcı" tekrar açılıp dinlenemeyen şarkılar salarken, "ben bu işin kralıyım" tribinin daha da artması
ki 100 albümüyle gerçekten tr'de traplord olarak anılmaya başlanmış, trap türünde bence en iyi çıkış yapan (biz zaten hep vardık der duysa ama bu ülke seni polemiklerin ve feat'lerin ile tanıdı, jenga vs vs) ve çıkışını maddi gelire çeviren kişiydi
beatlerini hep zayıf buluyordum, hatta türkçe rap'in o zamanki durumunda bu kadar "vizyon" varken, ufo361 tarzı 808 mafia ya da en azından ghana beats gibi isimlerden beat alsa neler yapabilir diye merak ediyordum, ancak khontkar'ın geldiği nokta itibariyle haklı, ortaya koyduğu son eserler açısında haksız özgüveni, inanılmaz iyi işler yapabilecek potansiyelini yok etti, ya da o potansiyeli tatile çıkardı diye düşünüyorum.
kendisini hala seviyorum, birçok şarkısını dinliyorum ancak attığıyla tuttuğunun uyuşmadığının farkındayım...
türkçe rap'e "kattığı" diyip haksızlık etmek istemiyorum, "daha erken çıkış yakalayabilmesini" sağladığı isimler açısından da çok kıymetli biri benim için
(bkz: lil zey)
(bkz: bixi blake)
ayrıca storytelling'i bu kadar iyi yapan birinin bu kadar az hikaye anlatması da üzüyor
(bkz: geldiğim yer)
(youtube: www.youtube.com/watch?v=XpjjnaR6q14)
(bkz: nerdeydiniz)
(youtube: www.youtube.com/watch?v=E1cqxKzGHWM&t=109s)
onedio'nun hazırladığı geldiğim yer belgeseline de göz atabilirsiniz, kendisini sevseniz de sevmeseniz de keyif alma potansiyeliniz olan bir belgesel (bence)
(bkz: www.youtube.com/watch?v=ZOdYXA8qDSM)
sevene de sevmeyene de saygım sonsuz
herkesin kendi dünyasının soundtrack'inin üretildiği zenginlikte bir türkçe rap dileğiyle <3
