"Sokağa çıktığında kendini nasıl ifade edebildiğin önemli. Grafiti yaptığında cezasını nasıl ödeyebileceğinle ilgili bir mesele biraz da sokağı kullanmak. Bekçilerin sokağın formunu değiştirmesini de eklenmesi gerekiyor. Sokak form değiştiriyor. Ama bu form değiştirme bir yandan kıymetli. Yani sokağa yönelik müdahaleler artsa da sen ona göre başka bir yöntem belirliyorsun. Sana müdahale varsa sen de ona göre bir manevra belirliyorsun. Bu zaten rapin kendi karakterinde olan bir şey. Parti müziği olarak başlıyor ama ırkçılığa karşı da bir şeyler söyleme ihtiyacı hissediliyor. Politik duruşa sahip olan insanlar çıkıyor içinden. "
Bence Hoca'nın bu tartışması çok kıymetli. Çeşitli müdahaleler sokağın formunu değiştiriyor diyor Hoca.Müdahaleler, ülkede bir çok şeyi değiştiriyor, sadece sokağı değil. Sokakta legal-illegal olanların mentalitesi değişiyor.Birbirleriyle karşılaştıklarında, birbirlerine tutumları değişiyor.Baştan tekrar inşa ediliyor. Sokakta grafiti yapanla bekçinin yaşı birbirine yakın, kutupları büyük oranda zıt.Öyle yaşlı kontroller babacanlığı çoğu zaman eski bir masal oluyor. Beklersin ki anlayışlı olsun, aynı jenerasyon; yok ayrışma iyiden iyiye patlatmış; genel itibariyle birbirine düşman. Tabir doğruysa, düzen sağlayanla düzen bozanın çetin savaşı mikroda. Bu tamam.
Bir taraftan, mikro müdahaleler aslında daha büyük yaptırımların isteklerin uzantısı.Mesela kendi içinde Bekçilik nedir diyebilirsin, huzurdur güvendir diyebilirsin, ancak gözetim toplumu ile de ilişkilendirilir. Ülke de bir şekilde bu ve buna benzer şeyler hep vardı.Sokak da mahallede de hep değişti. Peki noldu da rap bu denli çeşitlendi, populer oldu.Teknoloji o bu şu hepsinin önemini anlıyorum, kenara koyuyorum. İstekler rapi çeşitlendirdi, anlıyorum.Ancak, günümüz rapi çok da masum değil bence. Rap müdahalelere manevra bulup sıyrılmadı, aksine kendi isteğiyle arzusuyla kontrole girdi. Bu gün binlerce lira kazanmayı hedefleyenin bu kontrolü içselleştirmesi kaçınılmaz. Kendisine stop koyması kaçınılmaz. Nasıl kazanacak, bir şekilde sansüre girecek.Eee sonra ne oluyor, parti müziğini yap, kitleyi yakala, sonra ayıp olmasın araya sokuştur ırkçılığı, fakirliği, politikayı.Bence bu müdahaleden kendine yol bulma değil, bu muhalifliği artık araçsallaştırmak.Amacın karşı olup değiştirmek değil, amacın karşıt olmayı kendi yolunda kullanmak gibi geliyor. Böyle yaparsan da önün açılır, populer de oldurulursun. Bu tüm rapperlara laf ya da eleştiri değil. Genel bir iz. Böyle bir atmosfer görüyorum kendimce.Kimsenin reklamda oynaması, havuzda partilemesi sorunumuz değil. Sorunumuz bir tepki bir karşıtlık olarak algıladığımız, çoğu zaman güvendiğimiz bir çok şeyin, artık değişen koşullarda kısmen işbirliğini kendine uygun görmesi. Parasında pulunda kazanmasında değilim, değilim ama kontrolle anlaşmasa da kazanamaz. Umarım genel hattı verebilmişimdir.
Sayın Hoca'ya yürekten katıldığım nokta bu işin iliğine kadar sömürülmesi.Kendisinin de dediği gibi, bu dönüşüm bu çoşku uzun sürmicek. İleriye bir altyapı bırakabilecek belki. Benim olduğum nokta ise, bunun müzikal anlamda bir dönüşüm olsa da, politik anlamda yukarıda anlattıklarımın paralelinde dönüşüm değil; ana akımla ortaklık oluşudur. Ortaklık her zaman sağlanır, ama Türkçe rap in bin bir zahmetle biriktirdikleri politik anlamda harcanırsa, bu bir 30 yılda geriye gelmez.
Bence Hoca'nın bu tartışması çok kıymetli. Çeşitli müdahaleler sokağın formunu değiştiriyor diyor Hoca.Müdahaleler, ülkede bir çok şeyi değiştiriyor, sadece sokağı değil. Sokakta legal-illegal olanların mentalitesi değişiyor.Birbirleriyle karşılaştıklarında, birbirlerine tutumları değişiyor.Baştan tekrar inşa ediliyor. Sokakta grafiti yapanla bekçinin yaşı birbirine yakın, kutupları büyük oranda zıt.Öyle yaşlı kontroller babacanlığı çoğu zaman eski bir masal oluyor. Beklersin ki anlayışlı olsun, aynı jenerasyon; yok ayrışma iyiden iyiye patlatmış; genel itibariyle birbirine düşman. Tabir doğruysa, düzen sağlayanla düzen bozanın çetin savaşı mikroda. Bu tamam.
Bir taraftan, mikro müdahaleler aslında daha büyük yaptırımların isteklerin uzantısı.Mesela kendi içinde Bekçilik nedir diyebilirsin, huzurdur güvendir diyebilirsin, ancak gözetim toplumu ile de ilişkilendirilir. Ülke de bir şekilde bu ve buna benzer şeyler hep vardı.Sokak da mahallede de hep değişti. Peki noldu da rap bu denli çeşitlendi, populer oldu.Teknoloji o bu şu hepsinin önemini anlıyorum, kenara koyuyorum. İstekler rapi çeşitlendirdi, anlıyorum.Ancak, günümüz rapi çok da masum değil bence. Rap müdahalelere manevra bulup sıyrılmadı, aksine kendi isteğiyle arzusuyla kontrole girdi. Bu gün binlerce lira kazanmayı hedefleyenin bu kontrolü içselleştirmesi kaçınılmaz. Kendisine stop koyması kaçınılmaz. Nasıl kazanacak, bir şekilde sansüre girecek.Eee sonra ne oluyor, parti müziğini yap, kitleyi yakala, sonra ayıp olmasın araya sokuştur ırkçılığı, fakirliği, politikayı.Bence bu müdahaleden kendine yol bulma değil, bu muhalifliği artık araçsallaştırmak.Amacın karşı olup değiştirmek değil, amacın karşıt olmayı kendi yolunda kullanmak gibi geliyor. Böyle yaparsan da önün açılır, populer de oldurulursun. Bu tüm rapperlara laf ya da eleştiri değil. Genel bir iz. Böyle bir atmosfer görüyorum kendimce.Kimsenin reklamda oynaması, havuzda partilemesi sorunumuz değil. Sorunumuz bir tepki bir karşıtlık olarak algıladığımız, çoğu zaman güvendiğimiz bir çok şeyin, artık değişen koşullarda kısmen işbirliğini kendine uygun görmesi. Parasında pulunda kazanmasında değilim, değilim ama kontrolle anlaşmasa da kazanamaz. Umarım genel hattı verebilmişimdir.
Sayın Hoca'ya yürekten katıldığım nokta bu işin iliğine kadar sömürülmesi.Kendisinin de dediği gibi, bu dönüşüm bu çoşku uzun sürmicek. İleriye bir altyapı bırakabilecek belki. Benim olduğum nokta ise, bunun müzikal anlamda bir dönüşüm olsa da, politik anlamda yukarıda anlattıklarımın paralelinde dönüşüm değil; ana akımla ortaklık oluşudur. Ortaklık her zaman sağlanır, ama Türkçe rap in bin bir zahmetle biriktirdikleri politik anlamda harcanırsa, bu bir 30 yılda geriye gelmez.
