ben bu adamın en çok mestefe nin yayınında saian ile ilgili söylediklerine takıldım, tam manasıyla cin olmadan adam çarpmak, götünü yiyim ayağına yatmanın vücut bulmuş bir dalyarağın teki. niye mi?
laf saian a gelince lafa şöyle başlıyor "şahsen tanısam çok seveceğimi biri olacağını düşündüğüm birisi ama..." diye başlıyor. bak güzel kardeşim, 2 gram aklınla fanlarını sikersin de akıllı adam yemez bunu. maddeler halinde yazıyorum bak;
-özellikle bir adamı beğenmiyorsan onun üzerinde çok durmazsın, dinlemiyorum der geçersin sözlerinin üzerinde durup "sürekli askeri terimler, palaska var yha..." tarzı yaftalar vuruyorsan içten içe çok bilenmişsindir, onu geç.
-diğer bir konu seveceğini düşündüğüm bir adam için bu kadar yergiye girmezsin, bir de önden izleyicilerin götünü yiyim ayağına kalplerini kazanmak için "çok seveceğimi düşünüyorum" diyorsun. bırak bu tribün ayaklarını. basbayağı hedef küçültme yapıp insanlar karşına almamak için dümene yatıyorsun.
-seveceğini düşündüğün için adama kalkıp da "bozuk saat bile günde 2 kez doğruyu gösterir" demezsin ki bu dediğim ilk maddedeki gibi, bildiğin adama bilenmişsin, kıskançlık ve artniyet güdüyorsun. ulan ben muhabbetini seveceğimi düşündüğüm biri için böyle bir cümle kuramam lan, insanda az utanma olur. düşünsene muhabbet ettiğinde içine siniyor ve pat diye lafın sonunda "ya hacı iyisin hoşsun ama bozuk saatsin, arada bir sikime derman oluyorsun" demekten farksız. nerede kaldı samimiyet?
şahsi fikrime gelirsek, seni dinlemiyorum rota, seni eleştirmek için bile irem i açıp dinlemedim. düşün yani, sana nötrüm ve tarzım olmadığını düşünüyorum(kıyıdan köşeden dinlediğim kadarıyla) ve fazla üzerinde durmayıp müzik adamı tarafını irdelemiyorum bile, sanatçılığına değinmiyorum bile. bak beğenmiyorsam üzerinde fazla durmuyorum. tek durduğum konu ikiyüzlülüğün ve samimiyetsizliğindir.
laf saian a gelince lafa şöyle başlıyor "şahsen tanısam çok seveceğimi biri olacağını düşündüğüm birisi ama..." diye başlıyor. bak güzel kardeşim, 2 gram aklınla fanlarını sikersin de akıllı adam yemez bunu. maddeler halinde yazıyorum bak;
-özellikle bir adamı beğenmiyorsan onun üzerinde çok durmazsın, dinlemiyorum der geçersin sözlerinin üzerinde durup "sürekli askeri terimler, palaska var yha..." tarzı yaftalar vuruyorsan içten içe çok bilenmişsindir, onu geç.
-diğer bir konu seveceğini düşündüğüm bir adam için bu kadar yergiye girmezsin, bir de önden izleyicilerin götünü yiyim ayağına kalplerini kazanmak için "çok seveceğimi düşünüyorum" diyorsun. bırak bu tribün ayaklarını. basbayağı hedef küçültme yapıp insanlar karşına almamak için dümene yatıyorsun.
-seveceğini düşündüğün için adama kalkıp da "bozuk saat bile günde 2 kez doğruyu gösterir" demezsin ki bu dediğim ilk maddedeki gibi, bildiğin adama bilenmişsin, kıskançlık ve artniyet güdüyorsun. ulan ben muhabbetini seveceğimi düşündüğüm biri için böyle bir cümle kuramam lan, insanda az utanma olur. düşünsene muhabbet ettiğinde içine siniyor ve pat diye lafın sonunda "ya hacı iyisin hoşsun ama bozuk saatsin, arada bir sikime derman oluyorsun" demekten farksız. nerede kaldı samimiyet?
şahsi fikrime gelirsek, seni dinlemiyorum rota, seni eleştirmek için bile irem i açıp dinlemedim. düşün yani, sana nötrüm ve tarzım olmadığını düşünüyorum(kıyıdan köşeden dinlediğim kadarıyla) ve fazla üzerinde durmayıp müzik adamı tarafını irdelemiyorum bile, sanatçılığına değinmiyorum bile. bak beğenmiyorsam üzerinde fazla durmuyorum. tek durduğum konu ikiyüzlülüğün ve samimiyetsizliğindir.
