sansar salvo'nun şu ana kadar piyasaya sunduğu yüzlerce parçanın içinden en içten, en gerçekçi, yaşanmışlık ve lirikalite açısından en sağlam parçasıdır.
gördüklerimi görseydin donardı damarların.
gitti geri geldi çünkü toparladım.
toparlanıp yine gitti görevi tamamladım
aile resmi çerçeveler yalan, ben anladım.
sen de yoldasın be dostum, sen de kolpasın.
kötü günümde olmayan da iyi günümde olmasın!
kanına girer metamfetamin elması, aynı hızla devam edersen...
fakat ben el yazımla kehanette ustayım
bu sadece varsayım değil ben hastayım, iyileşemem kasmayın.
bu "iyileşemem kasmayın"ı uyuşturucu yüzünden ailesiyle veya yakınlarıyla sorun yaşayan bilir. amatem amatem diye sikerler kafanı, sen bu cümleyi tekrarlarsın hep. yeter artık uzatmayın, açmayın bu konuyu der durursun. çünkü uyuşturucu beynini öyle bir istila eder ki bırakmaya çalışmayı cesaret bile edemezsin.
hayat bir bok değil gelir gidersin sadece
her şey düzmece, yazılı önceden senaryolar.
12'sinde soğutucu, eroin mi bunun ucu?
aileler çok koruyucu, değiştirmez bu sonucu.
yörüngesi korkutucu iğrenin de doldu ucu
dökük dişler sönük surat her seferde sonuncu.
13 yaşımdayken başladık o çok iyi bildiğim arkadaşlarımla her şeye. üstelik ailevi dertlerim mi var? hayır, tam tersine aile içi ilişkilerim harikaydı. üzerime titrerlerdi. ama üzerime titremeleri sansarın da dediği gibi sonucu değiştirmiyor.
hastanenin koridorunda yoktur aşkın kankaların
krizdeki eroinmanların sesleri yankılanır
kabus görmemek için uyursun hap alıp
benim kadar şanslı değil yattığı yer kapalı.
ve o efsane söz;
kanı temizler serumlar, bilinçaltı aynı kalır.
kokainman abi be gülünç artık hatıramız..
damarların çekik, nöbet paran yoksa soygun artık
boka inme kardeşim! elinden at silahını.
bu hastalığa çözüm olabilecek kaç ilaç içersen iç, ne yaşadıklarını ne de hissettiklerini unutturur. o aptallaşan, uyuşturucunun esiri olan beynin hala düşünemez haldedir. istediğin kadar temizlesinler kanını ne fayda?
damarların çekik nöbet paran yoksa soygun artık... eroin her zaman olmasa da zaman zaman damar gerilmeleri (çekilmeleri) yapar. ve bu damar gerilmeleri kalp krizine kadar götürebiliyor. deli gibi kafanı kırmak istiyorsun, cebinde 5 kuruş paran yok. kafayı yedirtir. bağımlı psikolojisi; "para yoksa yoldan geçenden bul". uzun zaman sonra içinde bulunduğun durumu anlayınca etrafındaki içenlere, para bulmak için gaspa ve hırsızlığa yönelenlere öğütler vermeye başlıyorsun. "boka inme kardeşim, elinden at silahını.."
yaşanmışlığın ve gerçeklik payının tavan yaptığı bir parçadır gözlerimin içinde.
gördüklerimi görseydin donardı damarların.
gitti geri geldi çünkü toparladım.
toparlanıp yine gitti görevi tamamladım
aile resmi çerçeveler yalan, ben anladım.
sen de yoldasın be dostum, sen de kolpasın.
kötü günümde olmayan da iyi günümde olmasın!
kanına girer metamfetamin elması, aynı hızla devam edersen...
fakat ben el yazımla kehanette ustayım
bu sadece varsayım değil ben hastayım, iyileşemem kasmayın.
bu "iyileşemem kasmayın"ı uyuşturucu yüzünden ailesiyle veya yakınlarıyla sorun yaşayan bilir. amatem amatem diye sikerler kafanı, sen bu cümleyi tekrarlarsın hep. yeter artık uzatmayın, açmayın bu konuyu der durursun. çünkü uyuşturucu beynini öyle bir istila eder ki bırakmaya çalışmayı cesaret bile edemezsin.
hayat bir bok değil gelir gidersin sadece
her şey düzmece, yazılı önceden senaryolar.
12'sinde soğutucu, eroin mi bunun ucu?
aileler çok koruyucu, değiştirmez bu sonucu.
yörüngesi korkutucu iğrenin de doldu ucu
dökük dişler sönük surat her seferde sonuncu.
13 yaşımdayken başladık o çok iyi bildiğim arkadaşlarımla her şeye. üstelik ailevi dertlerim mi var? hayır, tam tersine aile içi ilişkilerim harikaydı. üzerime titrerlerdi. ama üzerime titremeleri sansarın da dediği gibi sonucu değiştirmiyor.
hastanenin koridorunda yoktur aşkın kankaların
krizdeki eroinmanların sesleri yankılanır
kabus görmemek için uyursun hap alıp
benim kadar şanslı değil yattığı yer kapalı.
ve o efsane söz;
kanı temizler serumlar, bilinçaltı aynı kalır.
kokainman abi be gülünç artık hatıramız..
damarların çekik, nöbet paran yoksa soygun artık
boka inme kardeşim! elinden at silahını.
bu hastalığa çözüm olabilecek kaç ilaç içersen iç, ne yaşadıklarını ne de hissettiklerini unutturur. o aptallaşan, uyuşturucunun esiri olan beynin hala düşünemez haldedir. istediğin kadar temizlesinler kanını ne fayda?
damarların çekik nöbet paran yoksa soygun artık... eroin her zaman olmasa da zaman zaman damar gerilmeleri (çekilmeleri) yapar. ve bu damar gerilmeleri kalp krizine kadar götürebiliyor. deli gibi kafanı kırmak istiyorsun, cebinde 5 kuruş paran yok. kafayı yedirtir. bağımlı psikolojisi; "para yoksa yoldan geçenden bul". uzun zaman sonra içinde bulunduğun durumu anlayınca etrafındaki içenlere, para bulmak için gaspa ve hırsızlığa yönelenlere öğütler vermeye başlıyorsun. "boka inme kardeşim, elinden at silahını.."
yaşanmışlığın ve gerçeklik payının tavan yaptığı bir parçadır gözlerimin içinde.
