hiphop dünyasında varolmak için başvurmanız ve onay almanız gereken bakanlıktır.
hiphop özgürlüktür. hiphop başkaldırıdır. hiphop sokaktır falan. fakat özgürlüğün de bir sınırı var amk. bokunu çıkarmayın ulan.
hiphopun diğer muhafazakar güç odakları ve sosyal olgulardan farklı olması gerekir mi hiç? bu düzenin de elbette diğer bütün hiyerarşiler gibi bir kültür bakanlığına ihtiyacı vardır. yoksa kim gözetler kutsal hiphop kültürünü? yoksa kim gözetler hiphopun gelişim ve gidişatını? bunlar elbette çok önemli şeylerdir. hiphop elbette belli kalıp ve kurallara sabit kalmalıdır. sokakta ne arar özgürlük, deneysellik. mahalle baskısı diye bir kavram boşuna yok elbet.
peki bu bakanlığın başında kim olmalı? elbette buna sen falan karar verecek değilsin hoş. umarım böyle bir saçma düşünceye kapılmamışsındır. elbette bu bakanlık belirli seçkin grupların hegemonyası altında kalmalıdır. senin, benim, onun düşünceleri falan önemli değildir. başkalarının verdiği emekler ve yaptığı fedakarlıklar önemli değildir. önemli olan sadece tek şey bu grupların düşünceleri ve iddialarıdır.
sen bazı grubu ya da sanatçıları dinleyip beğeniyor musun? fark etmez. bakanlık "onlar kültürü yanlış temsil ediyor" dediyse laf bitmiştir. o sanatçılar yobazdır, züppedir, hiphopu gayleştirmeye çalışan ajan falandır.
sen bazı sanatçıları wack bulup beğenmiyor musun? fark etmez. bakanlık o kişileri bizzat seçmiştir. kendi çevrelerinde bulunmaları, onların "adam gibi adam" olmaları için, "hakiki hiphop'u temsil ediyor" olmaları için yeterlidir.
bakanlığın onaylamadığı şahıslar farklı şeylerden bahsediyorlarsa, bazı yeni akımlara ayak uyduruyorlarsa, bu şahıslar dejeneredir, kötülük tacirleridir, kolpa süt çocuklarıdır.
fakat eğer bakanlığın onayladığı isimler birebir bu aynı şeyleri yaparsa, asla bir sakıncası yoktur. bu onaylı insanların hareketleri asla ama asla "dejenerelik" klasmanına giremez. bakanlık onayladıysa elbet bir bildikleri vardır.
zamanında bol pantolonlan gezdikleri için dışlanmış ve baskı görmüş insanlar gerçekten takdir edilmelidir. burda kinaye falan yok, gerçekten cesaret sergilemişlerdir. peki bu başarı, bu şahısların 'hiphop kültür bakanlığını' tekelleri altına almasını mı gerektirir? tabii ki evet. günümüzde dar pantolon giyenleri dışlamak ve baskı altına almak için zamanında bol pantolon giydikleri için dışlanmışlardan daha iyi bir aday olabilir mi?
fazla üzülmeyin. belki 10 yıl sonra da dar pantolon giyenler için bir trap kültür bakanlığı falan kurulur. o zaman da dar pantoloncular o zamanın yeni akımlarına baskı yapar, mafyatik tarzı açıklamalarda bulunup piyasada güç gösterisi yapmaya çalışırlar. "g-string'len dolaşmak ta nerden çıkmış. bu kadarı ayıp. biz boşuna mı zamanında skinny jeans ve yüz dövmesinlen dolaştığımız için 20-25 kişi tarafından bıçaklandık lan?! elbette bize danışmadan, bu züppeler bu kültürü yozlaştıramaz" diye açıklama yapıp ahkam keserler.
not:
bu yazdıklarım yakın tarihte gerçekleşmiş münakaşalarlan direkt olarak alakalı değildir. bu tür kişisel hesaplaşmalarda olan biten herşeyin detaylarını bilmeden taraf tutmanın, ya da birilerini suçlamanın bi anlamı olmadığını düşünüyorum. insanlar elbette tartışır (temenni elbette bunun hiç bir zaman şiddete dönüşmemesidir). bir kişi 'x' hareketini yapmış, başkası karşılık olarak 'y' yapmış...elbette taraflar dereceli olarak haklı ya da haksız olabilirler. mesele asla bi şahısın 'x' yapmasını savunmak, başkasının 'y' yapması kötülemek falan değil.
ve mesele bi şahsın yaptığı müziğin kalitesini, tarzını savunup, başkasının kisini kötülemek falan değil. gerçekten hiç bir şahıs ya da gruba karşı hiç bir garezim yok.
mesele, bu tür kişisel anlaşılmazlıkların bir nevi hiphop turnusoluna, kültür sahiplenmesi, gövde gösterisi, ve saf belirleme yarışına dönüştürülmeye çalışması. bu tür olaylarda taraflar elbette kendilerini savunacak, bundan daha doğal bir şey olamaz. fakat bir kişi bir yanlış yapmışsa, ya da haddini aşmıssa, bunun hiphop küitürünlen, verilen emeklen falan ne alakası var. bunun züppeler tarafından müziğin yozlaştırılmasınlan falan ne alakası var. o zaman aynı mantıkla, rakim ya da nas anama sövse amenna demeliyim.
dediğim gibi, bu sadece bu olaylara alakalı bir düşüncem değil. bu tür piyasa sahiplenmelerini önceden çoğu kez gördük, ve hepsinde de aynı tepkiylen yaklaştım. bu müzik işini kontrol etmeye çalışmak, bazı eksenlerin etkisi altında tutmaya çalışmak her zaman nefret ettiğim bir olay oldu. sadece demek bu olayların üstüne bu yorumu yazmak nasipmiş. yok "piyasada uyuşturucu şarkısı yaptırmayız", yok "klipte karı kız oynattın", yok "şu şahsı kara listeye alalım, dinletmeyelim" tarzı muhabbetleri lütfen bu kültürden uzak tutun. zaten kaç defa bu tür saçma çıkışların geri viteslen ya da fuzuli enerji kaybınlan sonuçlandığını gördük.
özellikle bu tür "biz hakikiyiz, onlar kolpa" muhabbetleri kadar itici bir muhabbet olamaz sanırım. yıllarca televizyon programlarında, anakımın sıçtığı sığ şovlarda hiphopun sadece karikatürleştirilmiş, hiç bir öz değer katmayan bır zımbırtı olarak dahil olmasına ses etmeyen, acun'a hülya'lara peşkeş çekilmesine ses etmeyen, iki kelimeyi yan yana getirip flow tutturamayan youtuber'ların prim için youtuber diss rap videolarına ses etmeyen, hatta yeri geldiğinde bütün bunlara çanak tutabilenler şimdi lütfen hiphop fedailiği falan taslamasın. yanlış anlaşılmasın, kimsenin acun'u şunu bunu protesto etmesini istemiyorum. neden şunu eleştirmediniz, neden şuna sustunuz demiyorum. zaten kaçındığım şey bu. mümkünse kimse hiphopun polis amcalığına soyunmasın. amacım sadece olaylarda ki saçma ikiyüzlülüğü, "purism" ya da safcılık ayaklarının saçmalığını göstermek.
zaten yeterince sosyal baskı ve faşizm mevcut bu dünyada. bu kültüre dahil oluyorsak, bu antik gerici yapılardan az da olsa soluklanmak için dahil oluyoruz. aynı "ağır abi" ve biyat kültürü bokunu burada da görünce insan hayattan soğuyor. bırakın herkes ne bok istiyorsa yesin. istesen de zaten engelleyemezsin. nereye kadar alıkoyabilirsin? alıkoymak senin görevin mi? bu kutsal görev için kim seni tayin etti? isteyen youtuber olsun yarrak gibi basit raplerinlen diss klibi çeksin. istiyen boom-bap beate ilahi okusun. isteyen acun'a çıkıp holocaust söylerken takla atsın. istiyen yüzüne yarrak dövmesi yapıp trap beatin üzerine 20 dk boyunca osursun. millet de istediğini dinlesin, istemediğini dinlemesin. herkes müzikal anlamda kendi işine baksın. bu neden kötü bir fikir, biri izah etsin lütfen? kimsenin zaten "hakiki rap yapılmasın artık" dediği falan yok...(hakiki rap'in tanımı neyse artık)
dediğim gibi, aklıma gelenleri yazdım. benim şahsi yorumum ve düşüncelerim bu. amacım kimseyi hedef almak, görmezden gelmek, ya da rencide etmek değil. sadece olup bitenleri, tekerrür edip duran bu saçma sapan olayları eleştirmek. vesselam.
hiphop özgürlüktür. hiphop başkaldırıdır. hiphop sokaktır falan. fakat özgürlüğün de bir sınırı var amk. bokunu çıkarmayın ulan.
hiphopun diğer muhafazakar güç odakları ve sosyal olgulardan farklı olması gerekir mi hiç? bu düzenin de elbette diğer bütün hiyerarşiler gibi bir kültür bakanlığına ihtiyacı vardır. yoksa kim gözetler kutsal hiphop kültürünü? yoksa kim gözetler hiphopun gelişim ve gidişatını? bunlar elbette çok önemli şeylerdir. hiphop elbette belli kalıp ve kurallara sabit kalmalıdır. sokakta ne arar özgürlük, deneysellik. mahalle baskısı diye bir kavram boşuna yok elbet.
peki bu bakanlığın başında kim olmalı? elbette buna sen falan karar verecek değilsin hoş. umarım böyle bir saçma düşünceye kapılmamışsındır. elbette bu bakanlık belirli seçkin grupların hegemonyası altında kalmalıdır. senin, benim, onun düşünceleri falan önemli değildir. başkalarının verdiği emekler ve yaptığı fedakarlıklar önemli değildir. önemli olan sadece tek şey bu grupların düşünceleri ve iddialarıdır.
sen bazı grubu ya da sanatçıları dinleyip beğeniyor musun? fark etmez. bakanlık "onlar kültürü yanlış temsil ediyor" dediyse laf bitmiştir. o sanatçılar yobazdır, züppedir, hiphopu gayleştirmeye çalışan ajan falandır.
sen bazı sanatçıları wack bulup beğenmiyor musun? fark etmez. bakanlık o kişileri bizzat seçmiştir. kendi çevrelerinde bulunmaları, onların "adam gibi adam" olmaları için, "hakiki hiphop'u temsil ediyor" olmaları için yeterlidir.
bakanlığın onaylamadığı şahıslar farklı şeylerden bahsediyorlarsa, bazı yeni akımlara ayak uyduruyorlarsa, bu şahıslar dejeneredir, kötülük tacirleridir, kolpa süt çocuklarıdır.
fakat eğer bakanlığın onayladığı isimler birebir bu aynı şeyleri yaparsa, asla bir sakıncası yoktur. bu onaylı insanların hareketleri asla ama asla "dejenerelik" klasmanına giremez. bakanlık onayladıysa elbet bir bildikleri vardır.
zamanında bol pantolonlan gezdikleri için dışlanmış ve baskı görmüş insanlar gerçekten takdir edilmelidir. burda kinaye falan yok, gerçekten cesaret sergilemişlerdir. peki bu başarı, bu şahısların 'hiphop kültür bakanlığını' tekelleri altına almasını mı gerektirir? tabii ki evet. günümüzde dar pantolon giyenleri dışlamak ve baskı altına almak için zamanında bol pantolon giydikleri için dışlanmışlardan daha iyi bir aday olabilir mi?
fazla üzülmeyin. belki 10 yıl sonra da dar pantolon giyenler için bir trap kültür bakanlığı falan kurulur. o zaman da dar pantoloncular o zamanın yeni akımlarına baskı yapar, mafyatik tarzı açıklamalarda bulunup piyasada güç gösterisi yapmaya çalışırlar. "g-string'len dolaşmak ta nerden çıkmış. bu kadarı ayıp. biz boşuna mı zamanında skinny jeans ve yüz dövmesinlen dolaştığımız için 20-25 kişi tarafından bıçaklandık lan?! elbette bize danışmadan, bu züppeler bu kültürü yozlaştıramaz" diye açıklama yapıp ahkam keserler.
not:
bu yazdıklarım yakın tarihte gerçekleşmiş münakaşalarlan direkt olarak alakalı değildir. bu tür kişisel hesaplaşmalarda olan biten herşeyin detaylarını bilmeden taraf tutmanın, ya da birilerini suçlamanın bi anlamı olmadığını düşünüyorum. insanlar elbette tartışır (temenni elbette bunun hiç bir zaman şiddete dönüşmemesidir). bir kişi 'x' hareketini yapmış, başkası karşılık olarak 'y' yapmış...elbette taraflar dereceli olarak haklı ya da haksız olabilirler. mesele asla bi şahısın 'x' yapmasını savunmak, başkasının 'y' yapması kötülemek falan değil.
ve mesele bi şahsın yaptığı müziğin kalitesini, tarzını savunup, başkasının kisini kötülemek falan değil. gerçekten hiç bir şahıs ya da gruba karşı hiç bir garezim yok.
mesele, bu tür kişisel anlaşılmazlıkların bir nevi hiphop turnusoluna, kültür sahiplenmesi, gövde gösterisi, ve saf belirleme yarışına dönüştürülmeye çalışması. bu tür olaylarda taraflar elbette kendilerini savunacak, bundan daha doğal bir şey olamaz. fakat bir kişi bir yanlış yapmışsa, ya da haddini aşmıssa, bunun hiphop küitürünlen, verilen emeklen falan ne alakası var. bunun züppeler tarafından müziğin yozlaştırılmasınlan falan ne alakası var. o zaman aynı mantıkla, rakim ya da nas anama sövse amenna demeliyim.
dediğim gibi, bu sadece bu olaylara alakalı bir düşüncem değil. bu tür piyasa sahiplenmelerini önceden çoğu kez gördük, ve hepsinde de aynı tepkiylen yaklaştım. bu müzik işini kontrol etmeye çalışmak, bazı eksenlerin etkisi altında tutmaya çalışmak her zaman nefret ettiğim bir olay oldu. sadece demek bu olayların üstüne bu yorumu yazmak nasipmiş. yok "piyasada uyuşturucu şarkısı yaptırmayız", yok "klipte karı kız oynattın", yok "şu şahsı kara listeye alalım, dinletmeyelim" tarzı muhabbetleri lütfen bu kültürden uzak tutun. zaten kaç defa bu tür saçma çıkışların geri viteslen ya da fuzuli enerji kaybınlan sonuçlandığını gördük.
özellikle bu tür "biz hakikiyiz, onlar kolpa" muhabbetleri kadar itici bir muhabbet olamaz sanırım. yıllarca televizyon programlarında, anakımın sıçtığı sığ şovlarda hiphopun sadece karikatürleştirilmiş, hiç bir öz değer katmayan bır zımbırtı olarak dahil olmasına ses etmeyen, acun'a hülya'lara peşkeş çekilmesine ses etmeyen, iki kelimeyi yan yana getirip flow tutturamayan youtuber'ların prim için youtuber diss rap videolarına ses etmeyen, hatta yeri geldiğinde bütün bunlara çanak tutabilenler şimdi lütfen hiphop fedailiği falan taslamasın. yanlış anlaşılmasın, kimsenin acun'u şunu bunu protesto etmesini istemiyorum. neden şunu eleştirmediniz, neden şuna sustunuz demiyorum. zaten kaçındığım şey bu. mümkünse kimse hiphopun polis amcalığına soyunmasın. amacım sadece olaylarda ki saçma ikiyüzlülüğü, "purism" ya da safcılık ayaklarının saçmalığını göstermek.
zaten yeterince sosyal baskı ve faşizm mevcut bu dünyada. bu kültüre dahil oluyorsak, bu antik gerici yapılardan az da olsa soluklanmak için dahil oluyoruz. aynı "ağır abi" ve biyat kültürü bokunu burada da görünce insan hayattan soğuyor. bırakın herkes ne bok istiyorsa yesin. istesen de zaten engelleyemezsin. nereye kadar alıkoyabilirsin? alıkoymak senin görevin mi? bu kutsal görev için kim seni tayin etti? isteyen youtuber olsun yarrak gibi basit raplerinlen diss klibi çeksin. istiyen boom-bap beate ilahi okusun. isteyen acun'a çıkıp holocaust söylerken takla atsın. istiyen yüzüne yarrak dövmesi yapıp trap beatin üzerine 20 dk boyunca osursun. millet de istediğini dinlesin, istemediğini dinlemesin. herkes müzikal anlamda kendi işine baksın. bu neden kötü bir fikir, biri izah etsin lütfen? kimsenin zaten "hakiki rap yapılmasın artık" dediği falan yok...(hakiki rap'in tanımı neyse artık)
dediğim gibi, aklıma gelenleri yazdım. benim şahsi yorumum ve düşüncelerim bu. amacım kimseyi hedef almak, görmezden gelmek, ya da rencide etmek değil. sadece olup bitenleri, tekerrür edip duran bu saçma sapan olayları eleştirmek. vesselam.
