gezi parkı direnişi

#65257 - bu entryi ortalama 176 saniyede okuyabilirsiniz.
  1. Deepsky'ın koyduğu entryde çok güzel açıklanmış mesele.

    Gezi parki direnişi bana kalırsa tayyip erdoğan ve avanelerinin de tahmin edemediği bir şekilde tamamen organik olarak çıkmış birseydi.

    Bu arada, burada da "dış güçler,büyük oyyunlar hebele hübele" diye tesbit sıçan umarım olmaz. Aramızda ahaber izleyip fikir sahibi olacak kadar gerizekalı olmadığı hüsnüzannını koruyorum.

    Peki nerden çıktı organiklik,neden organik? Aileden sağlam akpli olan bir arkadaşım baska bir arkadasınin yanına nabiyon nediyon muhabbeti için gitmesinin 2.gününde direnişçi oldu. Bizatihi polis tarafından orada toplanan insanlar kışkırtıldı ki aralarında harbiden hayatında belki 2 yumruk sallamamış,direnmek felan aklından geçmeyen baya kişi mevcuttu ama insanlar buna zorlandi. Düşmana sıkar gibi sıkılan biber gazı-tazyikli toma suyu neticesinde o meriçler cemreler aylinler son mohikana dönüştü havaya girdiler.

    Hükümet zaten kutuplanmadan besleniyordu,besleniyordu ama sade istanbulda değil memleketin 4-1 yanında tencereler vurulmaya başlanmıştı. Normalde hiçbir olayda kılını kipirdatmayan türk milletine bisiler olmuştu.aman allahim neler oluyordu?

    Hükümet Herşeyi kontrol altında tutuyormuş havası vermeye,en yüksek ağızdan "ben de adam toplarım sizi amcalarıma dövdürtürüm" diye delikanlılık taslamaya çalışıyordu ama fena afallamışlardı. Zaten telefon kayıtlarında muammer gülerin geziyle alakali konuşmalarından da anlaşılıyordu bu durum...

    Felan filan derken direniş bir şekilde bitti ama o bina da oraya dikilemedi.

    Maçı çapulcular kazanmıştı.

    Amma..

    Eğer şimdi bir çatışma olursa bu kesinlikle organik olmayacak,tamamen hormonlu ve devlet kontrolunde bir direniş olacak.

    Arkadaşlar sabredin. Para suyunu çekmek üzere. Sadece Biraz daha sabır..önceden öyle değildi ama şu an istedikleri sokağa dökülmemiz. Böylece yine tüm suçu yıkacak günah keçilerini bulmuş olmak. Ama bunu okuyan 3 5 kaç kişi olursa olsun,bırakın abi çıkmayın.bu korkaklik değil bilakis onlarin gerizekalı kitlesi ile bizi ayıran fark. 2 adım ötesini görebilme farkı,akledebilme,fikredebilme farkı.

    Dediğim gibi,sektorlerin her birisi yavaş yavas yerle bir oluyor. Piyasadaki kayıt dışı para da hizla suyunu çekmekte. O duble yolların kulları,o kgsi 50 liralik kiymalar için ricali devlete şükredenler,o g.t kılları,o çomar tabir edilen cebinden başka hiçbir fikir,zikir parametresi olmayan sözde müslümanlar...

    Öyle bir cümbüş kopacak ki,biz izlerken zevkten kaç köşe olacağımızı şaşıracağız. Belki bize de dokunacak ucu hatta belki değil dokunacak.

    Ama kaybedecek neyimiz kaldı nakkoduum yerinde? Benim yaşama sevincimi,hayallerimi,inancımı çaldınız ulan. Varsın biraz cebim yansın biraz karnım aç kalsın ama bu ülkeden siktir olup gidişinizi göreyim. Midem açlıktan guruldarken de olsa o kaf dağı gibi kibirli o cahil kitlenizin herşeyin bittiği o noktada malak gibi sağa sola bakıştığını göreyim. Akpye basmadim diye bana vatan haini diyen göteleğin,feysbukuna koyduğu reyis resimlerini o 4 parmak rabialarını bir bir sildiğini,utancından yerin ta en dibine girdiğini bir göreyim. Göreyim aq göreyim.

    Göreceğiz beyler. Harbiden az kaldı biraz daha sabir...

    Güzel günler göreceğiz,çiçekli günler..