açılın black thought'un namusunu kurtarmaya geldim. şimdi baktım da mix için yukarıda ağır laflar edilmiş, allah'ın izniyle ya bu yükü black thought'un üstünden kaldıracaz ya da ağır lafların altında ezilecez çok pis girecek bana. neyse sadede gelelim. iddiam tabiki de mixin bilerek böyle yapıldığı yönünde. basma eksiye kardeşim basma. bi saniye bekle valla kafa açmıyorum. mixte pürüzler var. derinden ve hatta uzaktan gelen hafif pis bir ses de mevcut ve dikkat çekmeyecek gibi değil. amaç belki de sesi bilerek pis tutmaktır he kardeşim, belki de bu pürüzler liriklerin yabancıların tabiri ile daha "raw" yani pek de anlamını karşılamayan tercümesi ile daha çiğ hissettirmesine hizmet ediyordur? belki de sanki telefondan kaydedilmiş gibi duran ve cızırtılı gelen bu seslerin albümün tarih konsepti ile bir uyumu vardır he? belki de black thought ve danger mouse abilerimiz tarihin gerçekliklerinden kopup gelen bu lirikleri hakkaten de yukarıda yazan arkadaş gibi 1823'te kaydedilmiş gibi dinleyiciye sunmak istiyordur. belki de albümü dinlerken eski püskü loş bir kütüphanede, tozlu ve öksürük dolu parşömenlerin içinde bu lirikleri aramanı istiyordur kardeşim mantıklı konuşmuyor muyum? (hala kafa açmıyorum) böylece albümün hem ciddi bir havası oluyor hem de anlatılan her şey daha gerçekçi geliyordur, belki de amaç budur yanlış mıyım?
albüm espresso gibi. tüm albüm sanki tek bir parçaya sığdırılmış bir winrar dosyası misali hep aynı tonların, soundların ve temaların etrafında dolanıyor. bu bağlamda da dinlemesi bana aşırı kolay gelen, cızırtılarının eski tarz pikapları ve plak kayıtlarını andırdığı, black thought'un sanki radyodan vaaz verip siyahileri bilinçlendirmeye çalıştığı bir albüm cheat codes. sonuç olarak girdik bir topa albümün mixini övdük de ama the roots'un hatrı var dayanamam. black thought da böyle giderse hiç sikimde olmaz benim gözümde gelmiş geçmiş en iyi ilk beşe girer, underratedmış, overratedmış, solo kariyeri azmış, zartmış zurtmuş anlamam.
pattes: ağğğbi albümün sound'u battle of waterloo'dan geliyormuş gibi anlatabiliyor muyuğğmm. sanki napolyon'un generallerinden geliyor lirikler ağğbi.
650 gayme: istiyorsa anasının amından gelsin.
(bkz: #145961)
albüm espresso gibi. tüm albüm sanki tek bir parçaya sığdırılmış bir winrar dosyası misali hep aynı tonların, soundların ve temaların etrafında dolanıyor. bu bağlamda da dinlemesi bana aşırı kolay gelen, cızırtılarının eski tarz pikapları ve plak kayıtlarını andırdığı, black thought'un sanki radyodan vaaz verip siyahileri bilinçlendirmeye çalıştığı bir albüm cheat codes. sonuç olarak girdik bir topa albümün mixini övdük de ama the roots'un hatrı var dayanamam. black thought da böyle giderse hiç sikimde olmaz benim gözümde gelmiş geçmiş en iyi ilk beşe girer, underratedmış, overratedmış, solo kariyeri azmış, zartmış zurtmuş anlamam.
pattes: ağğğbi albümün sound'u battle of waterloo'dan geliyormuş gibi anlatabiliyor muyuğğmm. sanki napolyon'un generallerinden geliyor lirikler ağğbi.
650 gayme: istiyorsa anasının amından gelsin.
(bkz: #145961)
