söyleyeceklerim var - seninde söyleyeceklerin vardır

#19287 - bu entryi ortalama 145 saniyede okuyabilirsiniz.
  1. facebookta dolaşırken bi’ an fazlasıyla dikkatimi çekti. bakıyorum ülkemiz rapçilerinin hedef kitlesi 13-20 yaş arası. bi' albüm yapılıyor, çocuklar harçlıklarını biriktirip bu albümü alıyorlar. düşünebiliyor musunuz sözleriyle çocukların sırtını sıvazlarken ceplerinden paralarını alıyorsunuz. E tabii nihayetinde bi’ emek var ortada bunun bir karşılığı olacak ama eskiden böyle değildi. Eskiden dediğim 6-7 yıl önce. Bir albümün başarısı satılan cd sayısına değil, sahne önündeki kalabalığa endeksliydi. Şimdi tırnak içinde sokak şairlerimiz profesyonel yapımcılarla çalışıyorlar, bandrollü albümler basıp daha yüksek ücretlere satıyorlar. Kazandıkları paraları üstlerindeki kıyafetlerden, kliplerinden, instagram profillerinden tahmin edebiliyorsunuzdur herhalde. Şöyle diyorum biriyle konuşma fırsatı geçse elime desemki ‘’ulan senin üzerindeki kıyafetlerin ederinin yarısına ben stüdyo açmıştım.’’


    Rap müzik ülkemizde çok gelişti. Soundlar akıllara zarar derecede kaliteli. Artık rapçilerimiz starbucksta oturup ghettoyu yazabiliyorlar. Kavga etmeden kavgayı, evden çıkmadan direnişi anlatabiliyorlar. Yanlarındaki kızlara dibimiz düşüyor ama onlar yalnızlığı bizden iyi yazıyorlar, her gece alemlere akılıyor ama aşkı bizden iyi yazıyorlar. Ve bizde paçavralarımızı giyip kulaklığımızı takıp halk otobüsüyle okula gidiyoruz. tost yiyip para biriktiyoruz ki albüm alalım. Neden çünkü bizi anlatıyorlar. Ulan bundan sonra albüm alan ben en adi ibnedir. : )


    birde bu endüstriyelleşmenin getirisi olacak ki başımıza ‘teoman karadeniz’ler çıktı. Hiphopın 4 elementi ülkemizde çok gelişti, aşıldı ki arkadaş 5.sini bulmuş. Ulan sen kimsin de 20 yıllık kültürün analizini yapabiliyorsun. Bütün albümleri bedavaya getirerek arşiv yapmakla bu kültürün filozofu olunmaz. Gezerken video çekerek belgesel yapılmaz. Bize saygın yok bari sinemaya saygın olsun. Bu arkadaş bildiğin ‘’benide benide’’ diye yalvaran çocuklar gibi sıyrılmış bi’ yerden. Ve para kazanıyor.


    Ayıp be ayıp. Kendimize ayıp. eskiden bi’ klip çıktığı zaman heyecanlanırdık. Şimdi klibi olmayan parçayı dinlemiyoruz. Eskiden biri bu kültüre ihanet ettiği zaman siliyorduk arşivden şimdi hepimiz hainiz. Hiçbir parçadan eski tadları alamıyorum. Eskiden düşündüklerim gelmiyor aklıma.


    Ben sokağı raple gördüm. Samsunda bulunanlar meşhur dans pistini bilir. Piste gidince dans eden çocukları, onlar dans ederken kenarda Freestyle yapan, akapella yapan çocukları gördüm. Harçlıklarını biriktirip izbe yerlerde parti yapan çocukları gördüm. Sahne önünde el kaldıran 100 kişiyi milyonlara değişmeyecek çocukları gördüm.

    Şimdi babylon’da, peyote’de kendilerini eminem, 50 cent zanneden ‘çocukları’ izliyorum.

    Yaşasın yeraltı. : )


    Mixtape albümleri özledim : )






    rezilkepaze

    9/11/2014 22:36 ~
        heart_plus : 4 stat_minus_2 : 0