www.sndrecordz.de/u-l-a-s-roportaji/
İzmir’in eski isimlerinden U.L.A.Ș. İle güzel bir röportaj yaptık. Kendisini çok eskilerden hücre 35 grubunun zamanlarından takip ederim. Geçmiş ve günümüzü mukayese etmek adına okunası bu röportajı siz değerli takipçilerimizin beğenisine sunuyoruz.
1. Öncelikle merhaba, sizi uzun zamandır camiada göremiyoruz U.L.A.Ş. nedir bu sessizliğin sebebi ?
Sanıldığı kadar sessiz değildim aslında, 2016 Ağustos’unda Ulaş Taçdelen adıyla Taçdelen adında bir albüm çıkardım. Tüm dijital marketlerde ve tüm fiziksel mağazalarda mevcut bir albümdü, bu albüme biri içime sinmeyen iki de klip çektim. Ama gerçekten hiç reklam işi yürütmedim. Çıkardım ve bıraktım. Çok duyulmadı. Hatta bazen o albümden haberi olmayan kendi dinleyicilerim oluyor denk geldiğim.
Sorunun bir diğer cevabı ise kendi işime yönelmek oldu. Bir şirket kurdum, yoğun çalışıyorum, bu yoğunluk müzikle olan ilişkimi seyrekleştiriyor. Ayrıca, değişen ve dönüşen yapıya da çok ısınamadım. Değişimin mutlaklığının farkında olan birisiyim ama şu sözü samimi olarak söyleyebilirim ki Rap Müziği 2pac, Snoop Doggy Dogg, Dr. Dre, Ice Cube gibi isimlerden değil de bugün dinlemiş olsaydım asla Rap dinlemezdim. Eh, bazen yeni arkadaşlarla sohbet ediyoruz, “bu tutuyor ağabey” diyorlar, e bu beni aşar Ben U.L.A.Ş‘ım ve bu konuda kendimi dönüştürmek istemiyorum. O nedenle biraz yabancılaştım.
2. İnternette adınıza dair çok bilgi var ama ilk ağızdan duymak adına size sormak istedim rap müziğe ne zaman ve nasıl başladınız?
1995 Cartel – 1996 2pac Me Against The World ve Snoop Doggy Dogg Doggy Style ile başladım. Sonra kendi şarkılarımı üretmeye başladım. Sonrasını biliyorsunuz zaten. Başlama nedenim “bir şeyleri anlatabilmek, şarkılarda senaryo işleyebilmek için ideal ve vurucu olmasıydı”. Şu an uzak kalmamın nedenlerinden birisi de bu özelliklerini yitirmiş olması.
3. Eski günlerden günümüze kıyaslayama yapılacak olursa neler değişti?
Çok şey değişti. Üretim motivasyonu değişti. Biz “direnmek” için yapıyorduk, şu an “dilenmek” için yapılıyor. Biz “diklenmekten” keyif alırdık, bunun için çok okur, arka tarafta biriktirirdik, şimdi çok farklı bir motivasyon var. Daha önce de söyledim, değişimin mutlak gerçekliğine meydan okunamaz ama değişmekle başkalaşmak aynı şeyler değil. Rap bana başkalaştı.
4. Bizim dönem de yer altının efsane gruplarından biriydi Bize hücre 35½ grubundan bahseder misiz grup neden dağıldı?
Hücre 35½ çocukça bir işti. Yerinde güzeldi. Benim için şu an baktığımda önemsiz bir detay. Sanılanın aksine yavaşlatan bir yüktü. Güzel bir şarkı bıraktık piyasaya o dönem. Hepsi bu.
5. Vazgeç çocuk isimli parçanız zamanında çok dikkat çekmişti. Bu benim de sizi dinlediğim ilk dinlediğim parçadır. Parçayı yaparken bu kadar ses getireceğini tahmin etmiş miydiniz?
Hayır, bunu tahmin etmemiştik. Şarkının iyi olduğunu hissediyorsun yaparken, hem beat’ini yaparken, hem sözlerini yazarken bir karakter ortaya koymak istedim. Zaten bu farkı müzik kariyerimin tamamında önemseyerek ürettim. Oldukça ses getirdi gerçekten. İstanbul’a ilk yerleştiğimde, Kadıköy’de korsan CD’cilerde kendi albümümü gördüğümde çok şaşırmıştım. Etkisini o zaman daha iyi anlamıştım.
6.Takipçilerinden gelen bir soru Behçet’in öyküsü bir uyarlama mı yoksa yaşanmış bir hikâye mı?
Behçet’in Öyküsü uyarlama destekli gerçek bir öykü.
7. Birkaç yıl önce bir araya gelip konuşma şansı bulmuştuk o zamanlar rap müzik yapanların müzikal bilgisinin az olduğunu yakınmıştınız bu durumu daha açmak istemisiniz?
Üreticisinin çok olduğu sektörlerde başarı oranı çok daha düşüktür. Örneğin, “metin yazarlığı”, “sosyal medya yönetimi uzmanı”, sorsan herkes bu mesleklere muktedirdir. Ancak, iş başarıya gelince oran çok düşüktür. Ama pilot buna mukabil çok değildir ya da full stack yazılım mühendisi bulmak da bu kadar kolay değildir. Çünkü işi yapmanın ciddi bir gelişim süreci ve altyapısı var. Rap de “metin yazarlığı” gibi, free beat, auto tune, bir mikrofon ve bilgisayar, crack’lenmiş bir yazılım seni “MC” yapar. Ama çok azı Eminem, 2pac olur. Keza, Türkiye’de gözlemlediğim şey de Rap Müzik üreticilerinin kahir ekseriyetinin müzik bilmemesi gerçeğiydi. Ama bu durum biraz aşıldı gibi gözüküyor. Bu açıdan eskiye nazaran gelişmeler daha olumlu. Lakin ne kadar kaliteli, ne kadar doyurucu, burası bilahare tartışma konusu.
8. Piyasa da takip ettiğiniz genç mc’ler var mı?
Dürüst olmak zorundayım, hayır yok. Yeni Rap’i beğenmiyorum. Yerli ya da yabancı, sevmiyorum o işi. Anlattıkları şeylerden tut, müziği işleyiş biçimlerine, flow’lara varana kadar çok başkalar. Belki de çağı yakalayamadım ama öncesinde söylemiştim, bugün 14 yaşında olsaydım Rap’e başlamazdım. Önümde 2pac gibi, Dr. Dre gibi örnekler olmayacaktı çünkü.
9. Hip-hop kültürünün diğer kollarına karşı bakış açınız nedir?
Hip Hop’ın bütünleşik bir kültür olması oldukça hoşuma gidiyor ve cezbedici. Koreografik dans altyapısı, grafiti sanatı ve diğer alanları bu kültürü besleyen yanları. Benim yatkın olduğum şeyler değiller ama izlemesi, gözlemlemesi çok keyifli ve bu kültürün tamamlayıcısı.
10. Neden artık üretmiyorsunuz ileride rap müzikle ilgili projeler var mı?
4 şarkılık bir maksi single hazırladım. Yeni bir ekip kurdum ve onlarla çalıştım ama yayınlar mıyım bilmiyorum. Önemli bir menajerle de çalışıyorum, beni çok itekliyor “yap artık şunu” diye ama bu konuda kendimi ikna etmem konular var. En başında da “değer mi, değmez mi” sorusu. Hala sahnede olmak istiyor muyum bu konuda emin değilim. Anlatmayı özledim, bu şüphesiz bir gerçek ama anlattığım insanlar yok artık. Mesela ben uyuşturucudan ya da seksten bahsetmekten fazlasına alışığım. Yaptığı şarkılar nedeniyle sorgulanan birisiyim. Bunu sadece siyasi metin olarak almayın ama seks bile daha derin olmalı. İnsan sadece iyi sevişmemeli, iyi sevişen şarkılar yapabilmeli. Mesela ben günümüzdeki Rap üreticilerini metin yazarlığı (şarkı yazarlığı) konusunda yeterli bulmuyorum. Tüm bu bileşkelerde U.L.A.Ş’ın var olduğu günlerden çok farklı bu yeni kitleyle ten uyumumuz nasıl olur bilmiyorum. Yoksa üretmek işin kolay kısmı.
11. Eskilerden kırdın küskün olduğunuz isimler var mı?
Var, ama önemli bir konu değil bu. Artık ciddiye alınabilecek başlıklar değil bunlar.
12. Eski okul âdeti her röportajda soruyorum buradan selam göndermek isteğiniz birileri var mı?
Tüm okuyucularınız/takipçileriniz dışında bilhassa selam göndermek istediğim birileri yok.
13. Röportaj isteğimizi kabul ettiğiniz için teşekkürler. Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Ben de uzun zaman sonra bu keyfi yaşamaktan ötürü memnun oldum. Belki, yepyeni nedenlerle yeniden buluşuruz. Görüşmek dileğiyle
SND Team 2019….
İzmir’in eski isimlerinden U.L.A.Ș. İle güzel bir röportaj yaptık. Kendisini çok eskilerden hücre 35 grubunun zamanlarından takip ederim. Geçmiş ve günümüzü mukayese etmek adına okunası bu röportajı siz değerli takipçilerimizin beğenisine sunuyoruz.
1. Öncelikle merhaba, sizi uzun zamandır camiada göremiyoruz U.L.A.Ş. nedir bu sessizliğin sebebi ?
Sanıldığı kadar sessiz değildim aslında, 2016 Ağustos’unda Ulaş Taçdelen adıyla Taçdelen adında bir albüm çıkardım. Tüm dijital marketlerde ve tüm fiziksel mağazalarda mevcut bir albümdü, bu albüme biri içime sinmeyen iki de klip çektim. Ama gerçekten hiç reklam işi yürütmedim. Çıkardım ve bıraktım. Çok duyulmadı. Hatta bazen o albümden haberi olmayan kendi dinleyicilerim oluyor denk geldiğim.
Sorunun bir diğer cevabı ise kendi işime yönelmek oldu. Bir şirket kurdum, yoğun çalışıyorum, bu yoğunluk müzikle olan ilişkimi seyrekleştiriyor. Ayrıca, değişen ve dönüşen yapıya da çok ısınamadım. Değişimin mutlaklığının farkında olan birisiyim ama şu sözü samimi olarak söyleyebilirim ki Rap Müziği 2pac, Snoop Doggy Dogg, Dr. Dre, Ice Cube gibi isimlerden değil de bugün dinlemiş olsaydım asla Rap dinlemezdim. Eh, bazen yeni arkadaşlarla sohbet ediyoruz, “bu tutuyor ağabey” diyorlar, e bu beni aşar Ben U.L.A.Ş‘ım ve bu konuda kendimi dönüştürmek istemiyorum. O nedenle biraz yabancılaştım.
2. İnternette adınıza dair çok bilgi var ama ilk ağızdan duymak adına size sormak istedim rap müziğe ne zaman ve nasıl başladınız?
1995 Cartel – 1996 2pac Me Against The World ve Snoop Doggy Dogg Doggy Style ile başladım. Sonra kendi şarkılarımı üretmeye başladım. Sonrasını biliyorsunuz zaten. Başlama nedenim “bir şeyleri anlatabilmek, şarkılarda senaryo işleyebilmek için ideal ve vurucu olmasıydı”. Şu an uzak kalmamın nedenlerinden birisi de bu özelliklerini yitirmiş olması.
3. Eski günlerden günümüze kıyaslayama yapılacak olursa neler değişti?
Çok şey değişti. Üretim motivasyonu değişti. Biz “direnmek” için yapıyorduk, şu an “dilenmek” için yapılıyor. Biz “diklenmekten” keyif alırdık, bunun için çok okur, arka tarafta biriktirirdik, şimdi çok farklı bir motivasyon var. Daha önce de söyledim, değişimin mutlak gerçekliğine meydan okunamaz ama değişmekle başkalaşmak aynı şeyler değil. Rap bana başkalaştı.
4. Bizim dönem de yer altının efsane gruplarından biriydi Bize hücre 35½ grubundan bahseder misiz grup neden dağıldı?
Hücre 35½ çocukça bir işti. Yerinde güzeldi. Benim için şu an baktığımda önemsiz bir detay. Sanılanın aksine yavaşlatan bir yüktü. Güzel bir şarkı bıraktık piyasaya o dönem. Hepsi bu.
5. Vazgeç çocuk isimli parçanız zamanında çok dikkat çekmişti. Bu benim de sizi dinlediğim ilk dinlediğim parçadır. Parçayı yaparken bu kadar ses getireceğini tahmin etmiş miydiniz?
Hayır, bunu tahmin etmemiştik. Şarkının iyi olduğunu hissediyorsun yaparken, hem beat’ini yaparken, hem sözlerini yazarken bir karakter ortaya koymak istedim. Zaten bu farkı müzik kariyerimin tamamında önemseyerek ürettim. Oldukça ses getirdi gerçekten. İstanbul’a ilk yerleştiğimde, Kadıköy’de korsan CD’cilerde kendi albümümü gördüğümde çok şaşırmıştım. Etkisini o zaman daha iyi anlamıştım.
6.Takipçilerinden gelen bir soru Behçet’in öyküsü bir uyarlama mı yoksa yaşanmış bir hikâye mı?
Behçet’in Öyküsü uyarlama destekli gerçek bir öykü.
7. Birkaç yıl önce bir araya gelip konuşma şansı bulmuştuk o zamanlar rap müzik yapanların müzikal bilgisinin az olduğunu yakınmıştınız bu durumu daha açmak istemisiniz?
Üreticisinin çok olduğu sektörlerde başarı oranı çok daha düşüktür. Örneğin, “metin yazarlığı”, “sosyal medya yönetimi uzmanı”, sorsan herkes bu mesleklere muktedirdir. Ancak, iş başarıya gelince oran çok düşüktür. Ama pilot buna mukabil çok değildir ya da full stack yazılım mühendisi bulmak da bu kadar kolay değildir. Çünkü işi yapmanın ciddi bir gelişim süreci ve altyapısı var. Rap de “metin yazarlığı” gibi, free beat, auto tune, bir mikrofon ve bilgisayar, crack’lenmiş bir yazılım seni “MC” yapar. Ama çok azı Eminem, 2pac olur. Keza, Türkiye’de gözlemlediğim şey de Rap Müzik üreticilerinin kahir ekseriyetinin müzik bilmemesi gerçeğiydi. Ama bu durum biraz aşıldı gibi gözüküyor. Bu açıdan eskiye nazaran gelişmeler daha olumlu. Lakin ne kadar kaliteli, ne kadar doyurucu, burası bilahare tartışma konusu.
8. Piyasa da takip ettiğiniz genç mc’ler var mı?
Dürüst olmak zorundayım, hayır yok. Yeni Rap’i beğenmiyorum. Yerli ya da yabancı, sevmiyorum o işi. Anlattıkları şeylerden tut, müziği işleyiş biçimlerine, flow’lara varana kadar çok başkalar. Belki de çağı yakalayamadım ama öncesinde söylemiştim, bugün 14 yaşında olsaydım Rap’e başlamazdım. Önümde 2pac gibi, Dr. Dre gibi örnekler olmayacaktı çünkü.
9. Hip-hop kültürünün diğer kollarına karşı bakış açınız nedir?
Hip Hop’ın bütünleşik bir kültür olması oldukça hoşuma gidiyor ve cezbedici. Koreografik dans altyapısı, grafiti sanatı ve diğer alanları bu kültürü besleyen yanları. Benim yatkın olduğum şeyler değiller ama izlemesi, gözlemlemesi çok keyifli ve bu kültürün tamamlayıcısı.
10. Neden artık üretmiyorsunuz ileride rap müzikle ilgili projeler var mı?
4 şarkılık bir maksi single hazırladım. Yeni bir ekip kurdum ve onlarla çalıştım ama yayınlar mıyım bilmiyorum. Önemli bir menajerle de çalışıyorum, beni çok itekliyor “yap artık şunu” diye ama bu konuda kendimi ikna etmem konular var. En başında da “değer mi, değmez mi” sorusu. Hala sahnede olmak istiyor muyum bu konuda emin değilim. Anlatmayı özledim, bu şüphesiz bir gerçek ama anlattığım insanlar yok artık. Mesela ben uyuşturucudan ya da seksten bahsetmekten fazlasına alışığım. Yaptığı şarkılar nedeniyle sorgulanan birisiyim. Bunu sadece siyasi metin olarak almayın ama seks bile daha derin olmalı. İnsan sadece iyi sevişmemeli, iyi sevişen şarkılar yapabilmeli. Mesela ben günümüzdeki Rap üreticilerini metin yazarlığı (şarkı yazarlığı) konusunda yeterli bulmuyorum. Tüm bu bileşkelerde U.L.A.Ş’ın var olduğu günlerden çok farklı bu yeni kitleyle ten uyumumuz nasıl olur bilmiyorum. Yoksa üretmek işin kolay kısmı.
11. Eskilerden kırdın küskün olduğunuz isimler var mı?
Var, ama önemli bir konu değil bu. Artık ciddiye alınabilecek başlıklar değil bunlar.
12. Eski okul âdeti her röportajda soruyorum buradan selam göndermek isteğiniz birileri var mı?
Tüm okuyucularınız/takipçileriniz dışında bilhassa selam göndermek istediğim birileri yok.
13. Röportaj isteğimizi kabul ettiğiniz için teşekkürler. Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Ben de uzun zaman sonra bu keyfi yaşamaktan ötürü memnun oldum. Belki, yepyeni nedenlerle yeniden buluşuruz. Görüşmek dileğiyle
SND Team 2019….
