@anti matter'a katılarak şunu eklemek isterim.
tanım: tüm türkçe rapçilerdir. sonuçta rap dediğin amerika'da çıkmış. benim bildiğim rapin açılımı rhytmic anatolian poetry değil, rhytmic american poetry. o zaman bu işi yapan tüm rapçilere amerikan özentisi diyebiliriz.
ayrıca elimizde yabancı markalı telefonlar, belki bazılarımızda mikrofonlar, ses kartları ve adlarını bilmediğim müzik için gerekli aletler var. o zaman bize japon, çin, amerikan özentisi denebilir.
arkadaşlar varsa elinizde bir telefon açma düğmesine basın. ya da bilgisayarınızın sağ alt kısmına bakın. oralarda bir ibare var. yıl falan yazıyor hani. oradaki yılda kaç yazıyor bana söyler misiniz? benimkinde 2019 yazıyor galiba yanlış. 1800lerde olduğumuzu düşünüyorum bazılarınızın bir şeyleri amerikan özentisi diye gömmesine bakarak.
kardeşlerim internetin doğuşuyla birlikte safkan kültürler yok olmuştur. ki anti matter belirtmiş. insanlar kültürleri kendine adapte edebilirler. internetin olmadığı yıllarda bile olmuştur. bir de şimdiye bakalım her şeye bir kaç parmak hareketiyle kolayca ulaşılabilen bir çağdayız. etkileşim arttıkça kültürlerin karışması artacak bunu engellemenin bir yolu yok. günümüze bakın gerçekten bize özgü bir kültür oluştu mu internetin yaygınlaşması ile birlikte? baby shower isimli şeyler aldık rica ediyorum. ben bunları gömmek için yazmıyorum. bunlar normal şeyler.
siz sevmediğiniz rapçilere, sevmediğiniz insanlara bu yaftayı vuruyorsunuz. evet bize bayağı yabancı şeyler bunlar. ama sizin sevdiğiniz türkçe rapin ilk zamanlarında da bunlar bize yabancı şeylerdi. ceza ve sagopa nelerle uğraştı hatırlayın. zamanın marjinalleri onlardı unuttunuz mu bunları? o zaman ceza fuat ve sagopa'nın da bu müziği yapmaması gerekiyordu şu anki argümanlara bakarsak. "amerikan özentileri bunlar, amınıza koyyum! bunları dinlemeyin ulan!" bu cümlenin aynısını 2000 yılında da kullanan olmuştur eminim. nasıl yapıcaz peki şimdi? tüm rapçilere amerikan özentisi dememiz gerekiyor o zaman ne olacak bu iş?
kardeşim dünyanın en korkunç müziğini yapsalar bile her zaman müziğin özgürlüğünden yana olun. şu an çoğu müzisyenin yaşadığı şeylerden siz de geçtiniz. bunları unuttunuz ya da görmezden geliyorsunuz. en çok bizlerin müzik özgürlüğünü savunmamız gerektiğini düşünüyorum. "ama hocam ot mot diyorlar" falan diyebilirsiniz. bizden sonra gelen jenerasyon bunları dinlemek istiyor demek ki bu adamlar bilinir oldular. bu insanlar kimsenin kafasına silah dayamadı bizi dinleyin lan diye. geri kafalı kaldık artık yeni jenerasyona göre. bu adamları dinlemek istiyorlarsa biz bunları engelleyemeyiz kardeşim. yobaz mıyız ulan biz? ve ayrıca trapçilerden çok önce ot öven rapçiler vardı. kimdi o hatırlayalım.... jagged mesela? aa bazılarımız çok severdi onu komik adam. tüm şarkılarında babasını dövdüğünü ve otun ne kadar güzel olduğunu anlatırdı reyiz. ben jagged rap yaparken hiç böyle bir cepheleşme görmedim mesela? bu kadar olay olmamıştı?
milyon tane çelişki sıralarım size ama çoğu kişi anlamayacaktır muhtemelen. kültürler özenti olabilir evet. ama bunu dinleyen insanlar varsa bu özenti kültürü seviyorlar demektir. ne yapacağız abi bu insanlar bunu görmek istiyorlarsa engelleyecek miyiz? biz kimiz abi kötü müzik yapanları yok etme kurulu muyuz? "bu müzik kötü, bunları dinleyin" diyebilecek kişiler miyiz biz acaba kardeşlerim? değişim her şeyde olur bunun farkında olmamız gerekiyor. değişim başlarsa durduramayız. bizim neslimiz yaşlanırken yeni yeni nesiller doğmaya devam edecek. onlar bizi sallayacak mı sanıyorsunuz? ülkemizdeki iktidarın 17 senelik zaman döngüsüne bir bakın bakalım. en son ne olduğunu hepimiz hatırlıyoruz değil mi? buradaki çoğu insan sevinmiştir bu duruma mesela. onlar kimin sayesinde oldu? gençler sayesinde. yeni nesil artıyor . yeni nesil arttıkça eski nesili siler süpürür. bunu unutmayın bu her konuda böyledir. yeni nesil trap seviyorsa, trap ortalığı silip süpürecektir seneler geçtikçe. bunu engellememiz için yapacak bir şeyimiz yok.
selametle.
tanım: tüm türkçe rapçilerdir. sonuçta rap dediğin amerika'da çıkmış. benim bildiğim rapin açılımı rhytmic anatolian poetry değil, rhytmic american poetry. o zaman bu işi yapan tüm rapçilere amerikan özentisi diyebiliriz.
ayrıca elimizde yabancı markalı telefonlar, belki bazılarımızda mikrofonlar, ses kartları ve adlarını bilmediğim müzik için gerekli aletler var. o zaman bize japon, çin, amerikan özentisi denebilir.
arkadaşlar varsa elinizde bir telefon açma düğmesine basın. ya da bilgisayarınızın sağ alt kısmına bakın. oralarda bir ibare var. yıl falan yazıyor hani. oradaki yılda kaç yazıyor bana söyler misiniz? benimkinde 2019 yazıyor galiba yanlış. 1800lerde olduğumuzu düşünüyorum bazılarınızın bir şeyleri amerikan özentisi diye gömmesine bakarak.
kardeşlerim internetin doğuşuyla birlikte safkan kültürler yok olmuştur. ki anti matter belirtmiş. insanlar kültürleri kendine adapte edebilirler. internetin olmadığı yıllarda bile olmuştur. bir de şimdiye bakalım her şeye bir kaç parmak hareketiyle kolayca ulaşılabilen bir çağdayız. etkileşim arttıkça kültürlerin karışması artacak bunu engellemenin bir yolu yok. günümüze bakın gerçekten bize özgü bir kültür oluştu mu internetin yaygınlaşması ile birlikte? baby shower isimli şeyler aldık rica ediyorum. ben bunları gömmek için yazmıyorum. bunlar normal şeyler.
siz sevmediğiniz rapçilere, sevmediğiniz insanlara bu yaftayı vuruyorsunuz. evet bize bayağı yabancı şeyler bunlar. ama sizin sevdiğiniz türkçe rapin ilk zamanlarında da bunlar bize yabancı şeylerdi. ceza ve sagopa nelerle uğraştı hatırlayın. zamanın marjinalleri onlardı unuttunuz mu bunları? o zaman ceza fuat ve sagopa'nın da bu müziği yapmaması gerekiyordu şu anki argümanlara bakarsak. "amerikan özentileri bunlar, amınıza koyyum! bunları dinlemeyin ulan!" bu cümlenin aynısını 2000 yılında da kullanan olmuştur eminim. nasıl yapıcaz peki şimdi? tüm rapçilere amerikan özentisi dememiz gerekiyor o zaman ne olacak bu iş?
kardeşim dünyanın en korkunç müziğini yapsalar bile her zaman müziğin özgürlüğünden yana olun. şu an çoğu müzisyenin yaşadığı şeylerden siz de geçtiniz. bunları unuttunuz ya da görmezden geliyorsunuz. en çok bizlerin müzik özgürlüğünü savunmamız gerektiğini düşünüyorum. "ama hocam ot mot diyorlar" falan diyebilirsiniz. bizden sonra gelen jenerasyon bunları dinlemek istiyor demek ki bu adamlar bilinir oldular. bu insanlar kimsenin kafasına silah dayamadı bizi dinleyin lan diye. geri kafalı kaldık artık yeni jenerasyona göre. bu adamları dinlemek istiyorlarsa biz bunları engelleyemeyiz kardeşim. yobaz mıyız ulan biz? ve ayrıca trapçilerden çok önce ot öven rapçiler vardı. kimdi o hatırlayalım.... jagged mesela? aa bazılarımız çok severdi onu komik adam. tüm şarkılarında babasını dövdüğünü ve otun ne kadar güzel olduğunu anlatırdı reyiz. ben jagged rap yaparken hiç böyle bir cepheleşme görmedim mesela? bu kadar olay olmamıştı?
milyon tane çelişki sıralarım size ama çoğu kişi anlamayacaktır muhtemelen. kültürler özenti olabilir evet. ama bunu dinleyen insanlar varsa bu özenti kültürü seviyorlar demektir. ne yapacağız abi bu insanlar bunu görmek istiyorlarsa engelleyecek miyiz? biz kimiz abi kötü müzik yapanları yok etme kurulu muyuz? "bu müzik kötü, bunları dinleyin" diyebilecek kişiler miyiz biz acaba kardeşlerim? değişim her şeyde olur bunun farkında olmamız gerekiyor. değişim başlarsa durduramayız. bizim neslimiz yaşlanırken yeni yeni nesiller doğmaya devam edecek. onlar bizi sallayacak mı sanıyorsunuz? ülkemizdeki iktidarın 17 senelik zaman döngüsüne bir bakın bakalım. en son ne olduğunu hepimiz hatırlıyoruz değil mi? buradaki çoğu insan sevinmiştir bu duruma mesela. onlar kimin sayesinde oldu? gençler sayesinde. yeni nesil artıyor . yeni nesil arttıkça eski nesili siler süpürür. bunu unutmayın bu her konuda böyledir. yeni nesil trap seviyorsa, trap ortalığı silip süpürecektir seneler geçtikçe. bunu engellememiz için yapacak bir şeyimiz yok.
selametle.
